Almanya-Berlin’de Müze denilen Hapishaneye konulan Bergama’nın Zeus Sunağının kuzey duvarlarını kaplayan heykelimsi mermerlerin, frizlerinden ortasında, Helen mitolojisine göre “gece Tanrıçası Nyx”in görüntüsünü bulunur.
Görüntünün yer altı dünyasının kraliçesi Persephone’ye ait olduğuna dair görüşler de vardır.
Nyx’in aynı zamanda intikam tanrıları Eriny’lerden biri olduğu düşünülüyor.
Görüntü de Zeus Sunağının dış duvarlarında temsil edilen; Dünya’ya hakim olmak için Tanrıların Gigant/Devlerle yaptıkları savaşta Nyx, elindeki sepette bulunan yılanları düşmanları üzerine fırlatır durumda gösterilir.
2.3 mt yüksekliğindeki koskoca mermer bloka işlenmiş “gece tanrıçası Nyx” görüntüsü inanılmaz güzelliktedir.
Heykelin bütünündeki hareketliliğin yanı sıra, Nyx’in yakından görünen yüz ifadesi izleyiciye bir sanatsal şaheserle karşı karşıya olduğunu kuvvetle hissettirir.
Genç kadının yüzünde hem “gece”nin masumiyeti hem de bir “savaşçı”nın kararlılığı görülür.
Yüzde; gözlerin, burnun, ağzın, yanakların, çenenin, kulakların ve saçların yerleşim uyumu inanılmazdır.
Pergamon/Bergama’daki Heykelcilik Okulunun, heykelde duyguları dışa vuran olağanüstü üslubunu yansıttığı gibi, onu yapan heykeltraşın yeteneğinin ne kadar yüksek olduğunu gösterir.
Pergamon Akropolünde, Sunağın kraliyet saraylarına bakan kuzey duvarlarında, kader tanrıçaları Moira’larla birlikte, yan yana bulunması bu tanrıların görüntülerinin kraliyet mensuplarını koruma amacıyla bu yöndeki duvarlara yerleştirildiği izlenimini verir.
Berlin Müze/Hapishanesindeki kayıt numaraları “Inv. no.: Avp. III.2 GF 22-5, 22-7”, “ISIL no.: DE-MUS-814319” olan bu çarpıcı güzellikteki eser yüzyıllarca Bergama Kalesinde kaldı.
Bergama güneşiyle ısındı, Bergama poyrazıyla üşüdü.
19 yüzyıl sonunda Alman Carl Humann adlı hırsız ve çetesi tarafından 1864-1878 yılları arasında gizlice kaçırılarak, 1878-1886 yıları arasında şaibeyle Bergama’dan Berlin’e götürüldü.
Şimdi de hiç arlanmadan “Preussischer Kulturbesizt”, Almanya’nın önceki adı “Prusya’nın Mirası/Malı” olarak takdim ediliyor.
Bu durum ayıptan da öte bir evrensel kültür suçudur.
Bu güzel kadın suretinin de Zeus Sunağının diğer parçaları gibi Bergama’ya geri dönme zamanı gelmiştir.
Bugünkü Alman yetkililer bu kabul edilemez duruma son vermelidir.
ZEUS SUNAĞI VE BERGAMA HEYKELLERİ SOĞUK ve PUSLU BERLİN’E DEĞİL, GÜZEL BERGAMA’YA, AİT. MUTLAKA GERİ GELMELİ, EVİNE DÖNMELİDİR!
(Kaynak: http://www.smb-digital.de/eMuseum, Database-Antikensammlung-https://artsandculture.google.com/asset/the-north-frieze-of-the-altar-the-so-called-%E2%80%9Cnyx%E2%80%9D-unknown/NQH3jcSNF4O1hA)