Bergamanın Zeus Sunağının hapsedildiği Berlin Müze/Hapisanesinin ilgili kısmını 2014 yılında ziyarete kapatan Alman yetkililer, kapalı kalma süresini 2025 yılına kadar uzattılar.
Büyük olasılıkla, yenileşme bahanesiyle nemin, çürümelerin, hırsızların, meczupların Sunağa verdikleri zararlar örtülmeye çalışılıyor.
Bu yapılırken Müzenin/Hapishanenin kapısına, kendilerince Sunağın Berlinde neden bulunduğunu açıklayan afişler asılmış.
Ancak bu açıklamalar yapılırken Bergama eserlerinin Almanyaya bir kaçakçılık ve şaibe sonucu götürüldüğü açıkça itiraf edilmiş.
Afişlerin birinde büyük harflerle aynen Ausgrabung und Erforschung 1878 bis heute: 1878den günümüze Kazı ve Araştırmalar yazılı.
Bunun yanı sıra afişler birçok Bergama resmi ile süslü ama başlıklarda Bergamanın adı yok.
Oysa, Bergama eserlerini çalan şebekenin başı C.Humannın 1864de Bergamaya geldiği, 1878e kadar yasak olmasına rağmen Zeus Sunağının parçalarını ve heykellerini Almanyaya kaçırdığı, bunları nasıl yaptığı Kazı Defterinde bir güzel yazılı.
Üstelik yıllar sonra 1990larda Almanlar adına Bergamada kazı yapan heyetin başkanı W.Radtın bu kaçakçılığı onayladığını sağır sultan bile biliyor.
Sunağın büyük kısmı kaçırıldıktan sonra geride kalan eserleri de götürmek için 1874de Alman Emperyalizminin baskıyla, Osmanlı Müzeyi Hümayun Müdürlüğüne getirilmiş Alman Philip Anton Dethierin eliyle bir yasa çıkarttığı tarihsel bir gerçek.
Osmanlı Devletinin bu yasayı uygulamadığı, 1877-78 Rus Savaşında Rus Ordusunun İstanbul kapılarına dayanması sonucu Berlinde yapılan anlaşma ortamında, yine Alman Devletinin baskısıyla, şaibeyle izinler verildiği, yeni belgeler çerçevesinde açıkça ortaya çıkıyor.
Alman yetkililer kedinin pisliğini kumla örtmesi gibi bunlardan hiç bahsetmiyor. Müzenin/Hapishanenin kapısına astıkları afişlerde 1878den önce çalınanlardan hiç söz edilmiyor. Savaş ortamında yaptıkları baskıları unutmuşlar bile.
Zeus Sunağı Bergama kentinin bir parçasıdır. Bergamanın tarihi eserleri bir mal, bir ganimet değildir.
Bir kentin bir parçasının kilometrelerce uzağa kaçırarak taşımak, orada sergilemek pozitif insanlık anlayışına hiç uymaz.
Artık güneş balçıkla sıvanmıyor. Gerçek kirli çamuru kurutup atıyor.
Bugün görüşe kapatılan Berlin Müze/Hapishanesinin kapısına asılan afişler çağdaş, yüksek kültürlü Alman Devletine hiç yakışmıyor.
ZEUS SUNAĞI SOĞUK ve PUSLU BERLİNE DEĞİL, GÜZEL BERGAMAYA, ANADOLUYA AİT. MUTLAKA GERİ GELMELİ, EVİNE DÖNMELİDİR!
(Kaynak. Carl Human, Der Endecker von Pergamon, (Kazı Defteri), s.19-21/Wolfrang Radt, Pergamon, gesichte und,s.335-6/ Ali Sönmez/Yitik Miras Zeus Sunağı/İdeal yayıncılık/İstanbul-2020. Fotoğraflar için Nezih Öztüreye teşekkürler)