Prusyalı/Alman hırsızlar tarafından Bergama’dan kaçırılan eserler arasından, Klasik Çağdan kalma Zeus Sunağının parçalarının, heykellerin yanı sıra Bizans İmparatorluğu döneminden kalma eserler de var.
İ.Ö.4.yüzyıl sonlarında Pergamon Krallığıyla yükselmeye başlayan kent, İ.Ö.133’de Romalıların elinde geçmiş, İ.S.330’lu yıllarla birlikte Bizans İmparatorluğunun sınırları içinde kalmıştı. Türkler yöreye İ.S.14.yüzyıl ortalarında hakim oldu.
Resimde görülen, İ.S.2-4.yüzyıllara tarihlenen, Bizans (Doğu Roma) stili denen bir üslupla yapılmış, 3.6 cm*3.15 cm boyutlarında, 1.52 gr. ağırlığındaki som altın levha, bir “adak yaprağı” olarak kabul ediliyor.
Antik dönmede “adak yaprakları” bir tanrı veya birkaç tanrı için, sac/altın levhalar üzerine dövülerek kabartmalar oluşturulan adak hediyesi veya adak sunularıydı.
Bu levhalar doğrudan çivilenerek ya da tahtalara yapıştırılıp tapınak duvarlarına konulurdu. Kutsal tanrı heykelciklerinin korunması için örtü olarak kullanılanlar da vardı.
Bergama’da bulunmuş bu kadar küçük altın levha üzerine işlenen görüntüde, “bir sundurma altındaki bir kadın”ın tasvir edildiği belirtiliyor. Dikkatle bakıldığında çiçekler, yıldızlar, harfler görünüyor.
Çok büyük dikkatle ve özenle yapıldığı, bunu yapmak için önemli bir sanatsal kültürün, yeteneğin varlığı belli. Yüzyıllar öncesinden gelen Pergamon Heykelcilik Okulunun deneyim birikimi kuşaktan kuşağa aktarılmış demek.
Bu, boyut olarak küçük ama sanatsal olarak eşsiz parça da Bergama’dan aparılmış. Almanya’ya nasıl götürüldüğü açıklanmıyor.
Nerede, nasıl, kim kaçırmış belli değil.
Tabii ki Zeus Sunağının parçalarını kaçıran hırsızlardan birinin bu küçük altın levhayı da cebine ya da çantasına koyarak götürmesi mümkün.
Bu eser şimdi “Ident.Nr. 9606” Kimlik No’suyla Almanya’daki Berlin Müze /Hapishanelerinden birinin Bizans bölümünde bulunuyor. Orada tutsak.
Yine “O, hiç değişmeyen üstten bakışla” “Prusya Kültür Mirası/Malı” diye kaydedilmiş. Bu çalıntı eser sahiplenilmiş.
Bergama’nın, Anadolu’nun bir parçası Prusya/Alman malı olmuş. Hayret! İnsanlığın bu çağında hem komik hem trajik!
ZEUS SUNAĞI VE BERGAMA’NIN TARİHİ ESERLERİ SOĞUK ve PUSLU BERLİN’E DEĞİL, GÜZEL BERGAMA’YA, AİT. MUTLAKA GERİ GELMELİ, EVİNE DÖNMELİDİR!
(Kaynak: http://www.smb-digital.de/eMuseum, Database-Antikensammlung)