ERHAN GÜLENÇ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, son dönemde İzmir Tarımsal Kalkınma ve Diğer Tarımsal Amaçlı Kooperatifler Birliği (İzmir Köy- Koop) Başkanı eşi Neptün Soyer'le birlikte tarım alanında yaptığı çalışmalarla gündeme geliyor. Önceki gün de bir açıklama yaptı ve dedi ki, "Her kooperatifin büyümesi, gelişmesi için yani ortak aklı ve ortak faydayı büyütmek için Büyükşehir Belediyesi, Köy-Koop bünyesindeki 104 kooperatife de büyük küçük demeden destek verecek."
KAFAMA TAKILAN SORULAR
Köy-Koop bünyesindeki bu kooperatiflere destek olunacağı vurgusu aklıma çeşitli sorular getirdi. Birincisi İzmir'de Köy-Koop çatısı dışındaki kooperatifler desteklenmeyecek mi? Neden özellikle Köy-Koop?
Diğer kooperatiflere de destek verilecekse, Büyükşehir kooperatifleşemeyen üreticilere de el uzatamaz mı? Bir de kulislerde zaman zaman dillendirilen bir başka konu daha vardı. Bu da Başkan Soyer'in İzmir Köy-Koop'a bu destek vurgusunun sebebinin Neptün Hanım'ın bu birliğin başında bulunmasından kaynaklandığı, ortada bir ayrıcalık tanıma veya kayırma olduğu yönündeki söylenti ve iddialardı.
Hatırlarsanız Soyer'in, kardeşi Onur Soyer'in genel sekreterliğe getirildiği İzmir Turizm Tanıtma Vakfı'na belediyeden 8.9 milyon lira aktarma girişimi konusunda büyük tartışmalar yaşanmıştı. Başkan Soyer, turizmci olan kardeşinin bu görevini ücret almadan gönüllü yapacağı savunmasında bulunsa da eleştirilerin hedefi olmaktan kurtulamamıştı.
Neticede para aktarılmıştı ama Onur Soyer de bir süre sonra bu görevinden sessiz sedasız ayrılmıştı.
"KEŞKE HEPSİ BULUŞSA"
Başkan Soyer'i aradım ve bunları sordum. Köy-Koop bir çatı örgüt olduğuna dikkat çeken Soyer, "Diğerleri ise, hep tek tek, bölük pörçük. Tabii ki onları da destekleyeceğiz ama çatı örgütle yürümek çok daha doğru. Bir de Köy-Koop, kökleri olan gelenekleri olan bir yapı. Bu anlamda keşke hepsi Köy-Koop çatısı altında buluşsa. Onu da teşvik etmek isteriz" dedi.
Soyer'e "Diğer kooperatifleri de destekleyeceğinizi söylüyorsunuz. Peki şu an Köy-Koop bünyesindekiler dışında ürün alımı yaptığınız kooperatif var mı?" diye sordum. "Ben bilmiyorum, vardır olabilir.
Mesela Urla Kadın Kooperatifi'yle de çalışıyoruz. Onlar Köy-Koop üyesi değil bildiğim kadarıyla" cevabını verdi.
"YASAL OLARAK MÜMKÜN DEĞİL"
Soyer, kooperatifler dışındaki üreticiden alım yapıp yapmayacakları konusunda ise, "Bu yasal olarak mümkün değil. Tek tek üreticiden ürün alamıyoruz. Biz ancak kooperatiften ürün alabiliyoruz. Ayrıca bizim siyasi, sosyolojik bakış açımız da bunu gerektiriyor. Yani biz bunun tarımda en doğru örgütlenme modeli olduğunu düşünüyoruz. Küçük üreticiyi, aile üreticiliğini destekleyici bir model olduğuna inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
"1 KURUŞ HUZUR HAKKI ALMIYOR"
Soyer'e Köy-Koop'un başında eşi Neptün Hanım'ın bulunmasıyla ilgili ortada bir kayırma olduğu şeklinde konuşulan söylenti ve iddiaları aktardığımda, "Pes yani" dedi ve şöyle devam etti: "Bilinsin diye söylüyorum. Çok net bir şey var. Kendisi bir şey üretmiyor, kendisi bir şey satmıyor, bir şeyin ticaretini yapmıyor ve belediye ondan bir şey satın almıyor. Kendisi bu kooperatiflerde yıllardır çalışıyor. Birlik başkanı seçilmiş, 1 kuruş huzur hakkı almıyor. Tamamen gönüllülükle yürüttüğü bir iş. Yani bula bula bunun dile getirilmesi. Pes yani gerçekten pes. Bir merak eder insan, ne kazanıyor buradan diye. Kaldı ki kooperatif ticari bir müessese değil. Doğrudan doğruya üreticisine yönelen bir şey. Süt alıyoruz biz oradaki insanları kayırmış mı oluyoruz?" Bir gazeteci olarak Soyer'in sorularıma verdiği cevapları olduğu gibi aktardım.
Nihai değerlendirme sizin...
Yeni Asır