Deniz Yücel... CHP İzmir İl Başkanı...
Mesleği Serbest Avukatlık...
Deniz Yücel, CHP İzmir İl Başkanlığı görevine önceki İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun müthiş performansı ile seçilerek geldi...
Tarihler 8 Ocak 2018'i gösteriyordu...
Deniz Yücel, yaklaşık 17 aydır CHP İzmir İl Başkanlığı görevini yürütüyor...
Deniz Yücel, İl Başkanlığı döneminde bir genel bir de yerel seçimi geride bıraktı...
Yeniz Asır gazetesi Haber Müdürü ve Köşe Yazarı Erhan Gülenç, CHP İzmir'de deyim yerindeyse taşları yerinden oynatacak bir habere bugün imza attı köşesinden...
Gazetecilik mesleği ve İzmir halkı adına Erhan Gülenç'i buradan kutluyor, tebrik ediyoruz...
Deniz Yücel, siyasette ve mesleğinde "dünkü çocuk" değil!
Zaten öyle bir şey olsaydı önceki Büyükşehir Belediyediye Başkanı Kocaoğlu, gecesini gündüzüne katıp, Deniz Yücel'in İl Başkanı olması için çalışır mıydı?
Gülenç, haberinde Deniz Yücel'in altındaki (Şoförlü) makam arabasının bir belediyenin hizmet araçları arasında bulunduğunu, masraflarının da o belediyenin kasasından karşılandığını işaret ediyor!
Gazeteci Gülenç'in yazısında işaret ettiği belediye ve başkanının kim olduğunu araştırp izini sürdük ve karşımıza şimdinin CHP'li Konak Belediye Başkanı Abdül Batur çıktı!
Eğer ki Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, "Deniz Yücel'in altına o makam arabasını ben çekmedim, bu makam arabası yüzünden kamu kaynaklarına bir kuruşluk zarar vermedim" diyebiliyorsa buyursun bir basın toplantısıyla açıklama yapsın!
Batur bir yana, buyursun İl Başkanı Deniz Yücel altındaki makam arabasıyla ilgili açıklamada bulunsun!
Kaynaklarımız; makam arabasının dönemim Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur tarafından Deniz Yücel'e il kongresi öncesinde şöforlü olarak tahsis edildiğini iddia etti!
Bu makam arabası ve tüm masrafları Abdül Batur'un cebinden karşılanmışsa; sanırım kimselerin de bu duruma bir şey söylemesi uygun düşmeyecektir... Aralarındaki dostluğun kıvamını da bilmediğimiz için, kalkıp buradan hiç bir kimseyi de töhmet altında bırakmayı düşünmüyoruz...
Fakat, Gülenç'in işaret ettiği gibi makam arabasının faturası kamuya çıkıyorsa, küçük bir hesap yapmakta yarar olacağını düşünüyoruz...
Kiralık hizmet arabasına ayda Bin 500 lira ödenmişse; 17 ayda 25 bin 500 lira yapar...
Minimum koşullarda şöforün aylığı 3 bin lira olsa, SSK'sı ve diğer haklarıyla ortalama aylık 6 bin lirayı geçer... 17 aydır makam arabası şöforlü hizmet verdiğine göre de 17 ayda 102 bin lira maaşı tutar...
Eh bu araba su yakmayacağına göre; günde 150 liralık yakıt tüketse ayda eder 4 bin 500 lira... 17 ayda da eder 76 bin 500 lira...
Bu maliyetleri alt alta topladığımızda da karşımıza 204 bin lira gibi bir rakam çıkıyor...
Altını çizerek bir daha hatırlatıyoruz...
Kaynaklarımız bu makam arabası skandalındaki belediyenin Narlıdere, başkanının da o dönemki Abdül Batur'un olduğunu iddia etti...
Şayet, bu makam arabasının tüm masrafları kamudan değil de Batur tarafından karşılanmışsa, ortaya bir kamu zararının ya da görevi kötüye kullanma fiilinin işlenmiş olması çıkmaz!
Ancak, bu makam arabasının tüm masrafları kamuya yüklenmişse, yandı gülüm keten helva diyebilirsiniz!
Şimdi;
*Savcılık makamı, Erhan Gülenç'in yazısını ihbar kabul edip soruşturma açar mı?
* Aynı şekilde Erhan Gülenç'in yazısını İzmir Barosu da ihbar kabul edip İl Başkanı Deniz Yücel hakkında soruşturma açıp, Baro Etik Kuruluna sevk eder mi?
Dün İstabul Büyükşehir Belediyesinin filanca rakamda hizmet arabasının Ak Parti teşkilatlarınca kullanılıyor açıklamalarında bulunan CHP'li Genel Merkez Yöneticileri, İzmir'deki bu durum hakkında acaba ne diyecekler?
Çıkıp iki çift laf etme cesareti gösterebilecekler mi?
Ankaralı CHP üyesi Derya Çelebi, Yılmaz Özdil'in "Guguk Kuşu" yazısını sosyal medya hesabında paylaştı diye partiden atmak için 1 ay gece gündüz çalışan CHP'li Genel Merkez Yönetcileri, Deniz Yücel & Abdül Batur, makam arabası skandalı için, lütfedip iki çift laf edebilecek misiniz?
Kabaca, bir makam arabası yüzünden kamu 200 bin liranın üzerinde zarar görürken, "Yetim hakı yemeyiz, yedirtmeyiz" diyen CHP'li Genel Merkez Yöneticilerine soruyoruz; bu rezalet neyin nesidir?
Altını bir daha çizip yanılmak için yazıyoruz...
CHP'de bu yönetimsel anlayış olduğu sürece, değil Deniz Yücel'in altına bir belediyeden makam arabasının çekilmiş olması, 25 ilçeden 25 makam arabası çekilmiş olsa bile CHP Genel Merkez Yöneticileri'nden en ufak bir açıklama gelmeyecektir!
Her zaman olduğu gibi aynı sessiz tavırlarını takınıp, üç maymunu oynayacaklarından emin olabilirsiniz!
İlginç olan, yarın bu skandal yargıya taşındığında; Avukat Deniz Yücel ve Belediye Başkanı Abdül Batur kendilerini nasıl savunacaklar?
Gerçekten merak ediyoruz!
Bu skandalın ardından akıllara CHP Genel Merkezi'nin Deniz Yücel'in istifasını isteyecek mi? gibisinden sorular gelebilir...
Çıkmaz ayın 15'nde isteyeceklerinden emin olabilir siniz ama, belki de Deniz Yücel sabahtan istifa istidasını cebine koymuş olabilir!
Ne dersiniz biraz da gülelim mi?
Yer İzmir... Yine bir CHP İzmir İl Başkanı ve yine bir belediye başkanı tarafından altına çekilmiş şöforlü makam arabası...
İzmir İl Başkanının gün içinde görevden alınılacağını uyanık belediye başkanı Ankara kaynaklarından öğrenir...
Anında makam şöförünü arar ve hemen beldiyesine gelmesini emreder... Fakat, o anda İl Başkanı arabanın arka koltuğunda gideceği yere doğru seyehat etmektedir...
Başkanın emri karşısında şöfor "Efendim başkan arka koltukta. Şuraya götüreceğim. İşimizi bitirip gelsem" dese de, uyanık başkan ikinci emrini patlatır: "Çek sağa indir arabadan. Belediyeye gel."
Şöfor emir kuludur... Makam arabasını yolun kenarına çeker ve o dönemim CHP İl Başkanını yol kenarında bırakır ve ardına bakmadan tam gaz belediyeye gidip başkanına tekmil verir!.
Bu olay yaşanılmıştır... İzmir'de 40'ın üstündeki CHP'liler bu olayı akıllarına geldikçe anlatmaktadırlar...