Evet bu yazı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na bir açık mektuptur…Ve evet sayın Kemal Kılıçdaroğlu “tebrik edilmelidir”…Kendisini neden “tebrik” ettiğimiz ise açık mektubumuzun sonunda yazılacaktır bu satırlara…Peşrevi uzatmaya gerek yok başlayalım mektubumuzu yazmaya..***Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, arka arkaya ortaya çıkardığınız yolsuzluk belgeleri ile AKP’nin ağır toplarını koltuklarından edip,televizyon ekranlarında terletip “parıl parıl parlarken” kaset kumpası ile siyaseten tasfiye edilen Deniz Baykal’ın koltuğuna bir umut olarak oturduktan sonra ne hikmetse tek bir dişe dokunur yolsuzluk belgesi açıklamadınız…Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, sayın Deniz Baykal’a yapılan kaset komplosunun ardına düşmediniz,bırakın ardına düşmeyi nedense adını anmadınız…Siz sayın Kemal Kılıçdaroğlu, SOROS’un Türkiye’deki en önemli STK’sı olan TESEV’in 183 numaralı “Kurucu üyesi” ve “Vakıf senedi hissedarı” olduğunuz ortaya çıktı, göğsünüzü gere gere bir önemli payeymiş gibi anlattınız…***Siz sayın Kemal Kılıçdaroğlu,partide ne kadar ulusalcı isim varsa hepsini teker teker tasfiye edip partiye merkez sağdan gelme,islamcı,liberal isimleri doldurdunuz adına da “Açılım” dediniz…Siz sayın Kemal Kılıçdaroğlu, partiyi Alevi dernekler fedrasyonu şubesi ile Tunceli Yardımlaşma ve “Kalkınma” Derneği karışımı bir hale getirip,etnik ve mezhepsel siyasetin önünü açtınız…Siz sayın Kemal Kılıçdaroğlu,bu ülkenin kurucu partisi olan CHP’yi kendi kuruluş ayarlarından koparıp bir “ideolojik çorbaya” çevirip içini boşalttınız,adına da “YENİ CHP” dediniz…***Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,bu partiye emek veren,gecesini gündüzüne katan parti örgütlerine “Yoldaşım” demeyip arkalarında durmadınız ama FETÖ’nün kalemşörleri, Cumhuriyet ile kavgalı “2.Cumhuriyetçi” Altan Kardeşler ile Nazlı Ilıcak’a “Arkadaşlarım” diyerek sahip çıktınız…Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, yıllarca siyasal İslam’a karşı Rize’de Milli Selamet-Refah-Fazilet ekolüne karşı mücadele veren il başkanınızın tüm tepkisine ve istifa etmesine rağmen bu ekolün en önemli isimlerinden Mehmet Bekaroğlu’nu Rize’den milletvekili adayı yaptınız,yetmedi kurultay üyelerinden çizik yiyen aynı Bekaroğlu’nu zorlama biçimde cinsiyet kotasından önce PM’ye alıp sonra Genel Başkan Yardımcısı yaptınız…Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,partideki ulusalcıları tasfiye etmek yetmedi… Yanınıza yörenize Selin Sayek Böke gibi,Faik Öztrak gibi,Ünal Çeviköz gibi bolca BİLDERBERGCİ yerleştirdiniz, bir ayağınızı Washington’a bir ayağınızı Brüksel’e attınız…***Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, ülke gündemi Rıza Zarrab’ın davasının ilk gününe kilitlenmişken MAN ADASI belgelerini aynı gün açıklayarak dikkatleri dağıtıp AKP’nin imdadına yetiştiniz.Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,FETÖ’nün yayın organlarının önünde “Nöbete” durdunuz,sayenizde ATATÜRK’ÜN PARTİSİ’nin adı FETÖ ile yan yana anılabildi bu memlekette…Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,eski Özel Harp Dairesi komutanı Cihat Akyol’un damadı Murat Özçelik aracılığı ile ABD Büyükelçisi Ricciardione ile bir otel odasında kimseden habersiz 2,5 saat görüştünüz,partinizin Genel Başkan Yardımcılarının dahi görüşmeden haberi olmadı.Bugün dahi ABD Büyükelçisi ile ne konuştuğunuzu bilen yok,bildiğimiz tek şey “damadın” jet hızı ile partide PM üyesi olduğu…***Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,CHP seçmenine Ekmeleddin İhsanoğlu’na oy verme zulmünü yaşattınız bunu yaparken de CHP seçmenini aşağıladınız,kapıkulu askeriniz yerine koyup “Tıpış tıpış” oy vereceksiniz dediniz..Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,son Cumhurbaşkanlığı seçiminde kapalı kapılar ardında pazarlıklar yapıp Abdullah Gül’ü “ÇATI ADAY” göstermek istediniz,Meral Akşener kabul etse CHP tabanına 2. Bir “Ekmeleddin Travması” yaşatmayı göze aldınız.Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,partiye SOROS’un “fonladığı” 10 ARALIK HAREKETİNİ musallat ettiniz, kimisini Genel Başkan Yardımcısı,kimisini İstanbul İl Başkanı yaptınız… “CHP kapatılıp müze yapılmalıdır” diyen 10 ARALIK HAREKETİ sözcüsü Burhan Şenatalar sayenizde bu partide Genel Başkan Yardımcılığı yaptı.***Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,partinizin Cumhurbaşkanı adayına “Külliye’ye gitti” diye iftira atılırken arkasında durmak yerine, koştur koştur televizyona çıkıp “Biliyorum” dediniz…Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bu partide “NEPOTİZMİ” sıradanlaştırdınız,eşiniz Selvi Kılıçdaroğlu’nun akrabaları için bile listelerde özel yerler açtınız…Siz Kemal Kılıçdaroğlu,Genel Başkan olduktan sonra 11 senede 1 tek toplumsal muhalefet hareketi örgütleyemediniz,işçiler ile omuz omuza verip grev çadırı ziyaret etmediniz,memurların hak arayışlarında yanlarında olmadınız,toplu işten çıkarmalara çıtınızı dahi çıkartmadınız…Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, yeriniz sendikaların yanı olması gerekirken TÜSİAD toplantılarından eksik olmadınız, 40 iş adamı ile uçak kaldırıp yurtdışı seyahatleri yaptınız…Sosyal demokrasinin kitabını“Tersten” yazdınız...***Siz sayın Kemal Kılıçdaroğlu, son yerel seçimler öncesinde CHP tarihinin en “REZALET” aday belirleme sürecine imza attınız…Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,sırf kendiniz adına delagasyonu dizayn ediyor diye gırtlağına kadar şaibeye ve yolsuzluk iddialarına batmış Battal İlgezdi’yi yeniden aday göstediniz…Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, sırf size muhalif diye Mehmet Siyam Kesimoğlu’nu dışlayıp aday göstermediniz,Kesimoğlu gitti bağımsız seçim kazandı rezil oldunuz.Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu,İzmir’in en büyük “RANT” alanı Bayraklı için PM Erdal Aksünger’i aday olarak belirledi,kendi isminizi ortaya koymanıza rağmen PM sizi dinlemedi.Ama umurunuzda olmadı,PM’nin iradesine saygı duymak yerine PM toplantısını yarıda kesip “İstifa” resti ile geri döndünüz ve PM’ye rağmen zorla İzmir Bayraklı’ya Selvi Hanım’ın akrabası Serdar Sandal’ı aday gösterdiniz…***Siz Sayın Kemal Kılıçdaroğlu insanların AKP’den bıkkınlığı ve tepksinin,İYİ PARTİ’nin doğrudan,HDP’nin “dolaylı” desteği ile birleşmesi sonrasında Büyükşehir adaylarının olağanüstü kişisel seçim kampanyası performansı ile kazanılan seçim zaferini kendi hanenize yazdınız…Oysa Ankara’da CHP’li bile olmayan Mansur Yavaş’ın ismi ile,İstanbul’da İYİ PARTİ-HDP desteğine eklenen İmamoğlu’nun kişisel rüzgarı ile seçim kazanıldı,diğer Büyükşehir Belediyeleri için de durum aynıydı. Ortada bir seçim zaferi de yoktu aslında.Zira kazanılan ilçe bazında da,il genel meclisi oy oranı bazında da,belediye meclis üyeleri bazında da, CUMHUR İTTİFAKI-MİLLET İTTİFAKI karşılaştırmasında da CHP gerideydi…Ama siz bunu allayıp,pullayıp “BÜYÜK SEÇİM ZAFERİ”diye “AMBALAJLADINIZ”…***Ve siz Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye’ye demokrasiyi armağan eden CHP’de kendi “TEK ADAM” rejiminizi “KURUMSALLAŞTIRDINIZ” son kongreler süreci ile…CHP tarihinde olmayan şekilde Genel Merkezden belirlenen tek adaylı “FORMALİTE” kongreler ile ilçe ve il başkanlarını “KURŞUN ASKERLERİNİZE” çevirdiniz, PARTİ İÇİ DEMOKRASİYİ ÖLDÜRDÜNÜZ!Bu son yaptığınız ile sırf kişisel siyasi ikbaliniz için CHP’yi AKP ve MHP’den farkı olmayan bir hale soktunuz…Sayın Kılıçdaroğlu yazımızın başında dediğimiz gibi sizi tebrik etmek gerekir…CHP’ye tüm bunları yapıp hala bu parti içinde sizi alkışlayabilecek bir yığın yağdanlık kitleyi oluşturabilmek de,yıllarca “Kontrollü muhalefet” yapıp seçim üstüne seçim kaybedip yine de insanların gözünü bu kadar ustaca boyayabilmek de büyük maharet ister…Ve bu büyük maharet de tebrik edilmelidir elbet…***Ama şunu unutmayın Sayın Kılıçdaroğlu…CHP’de size çok büyük bir tepki var ve bu tepki bir “DİP DALGA” şeklinde yükseliyor… Bu “DİP DALGA” dün yaptığınız ve adına da İstanbul İl Kongresi dediğiniz “ÇADIR TİYATROSUNUN” İmamoğlu’nun bile ateşleyemediği, coşkudan zerrei miskalain olmadığı “buz gibi” havasındaydı…Bu “DİP DALGA” İzmir’de imza verip oy vermeyen delegelerin imzalarındaydı…Bu “DİP DALGA” “Kurşun askeriniz” olan mezhep ve etnik köken siyaseti ile yanınızda tuttuğunuz siyaset “RANTİYECİLERİ” dışındaki tabandaki büyük ve sessiz çoğunluğun, irili ufaklı toplantılarında yükselen “YETER ARTIK” sözlerindeydi…İşte bu “DİP DALGA” kabusunuz olacak Sayın Kılıçdaroğlu…Zira bu “DİP DALGANIN” kendi doğal “Öncü kadrolarını” bularak soğuk ve ürpertici bir biçimde yüzünüze çarpması artık sadece bir zaman meselesidir…Unutmayın sayın Kılıçdaroğlu, bugün “Dizayn” ettiğinizi sandığınız bu asırlık çınarın örgütü, eninde sonunda Kapıkulu olmayı değil bu partinin özgür iradeli,onurlu delegeleri olmayı tercih edeceklerdir.İşte o zaman o “DİP DALGANIN“ önünde ne siz,ne partiye monte ettiğiniz SOROS ekibi,ne de siyasal “RANTİYECİ” tayfa durabilir…Zira CHP asırlık bir çınar, onu ele geçirdiğini sanan sizler ise o çınarın gölgesinden “NEMALANAN” yolcularsınız…Çınarın gerçek sahipleri olan partinin cefakar ve vefakar örgütü sizi seve seve uğurlayacaktır… Zira onlar bilmektedirler ki:“CHP KURTULMADAN, TÜRKİYE KURTULMAZ!”
siyasetkafe.com