CELAL EREN ÇELİK
Siyasi partilerin kendilerine yakın Sivil Toplum Kuruluşları kurması, bu kurulan STK’lar ile daha geniş toplumsal katmanlara ulaşabilmek adına çeşitli faaliyet ve çalışmalarda bulunması gayet doğal bir durum.
Hatta bu sistem Türkiye’de AKP tarafından “Yandaş tarikat ve cemaat vakıfları” kurdurularak istismar edilse dahi gelişmiş batı ülkelerinde hemen her siyasi partinin kendisine yakın olarak konumlandırdığı sivil toplum örgütleri bulunmakta ve bu sivil toplum örgütleri ise bahsedilen siyasi partiler açısından çok önemli görevler üstlenmekte.
Şimdi gelelim CHP’de yaşanan akıl almaz yapılanmalara ve bunların STK ADI ALTINDA kamufle edilme çabalarına…
Eminiz az sonra yazacaklarımızı okurken okuduklarına inanamayacak ve “Böyle bir durum koskoca Cumhuriyet Halk Partisi’nde nasıl yaşanabiliyor?” diye sizler de soracaksınız…
***
Bundan yaklaşık 4 sene önce Cumhuriyet Halk Partisi’nde Kemal Kılıçdaroğlu’nun en güvenilir danışmanlarından birisi olarak görev yapan asker kökenli olup, akademisyen titri de bulunan Recep Cengiz parti içerisinde CHP’nin kurumsal gençlik kollarından tamamen ayrı bir “GENÇLİK YAPILANMASI” organizasyonuna girişiyor.
Recep Cengiz, Kermal Kılıçadaroğlu ile birlikte paraşütle indiği CHP’de, CHP’nin çok köklü gençlik kollarını beğenmiyor, gençlik kollarının yetersiz ve çapsız olduğunu belirterek “CHP GENÇLİK KOLLARINA ALTERNATİF” olacak, CHP’nin kurumsal Gençlik Kolları’ndan tamamen AYRI ve BAĞIMSIZ olarak faaliyet gösterecek bir gençlik yapılanması için kolları sıvıyor.
Dizayn edilen bu gençlik yapılanmasının ismi ise “HÜRRİYET HAREKETİ” oluyor…
Recep Cengiz,”HÜRRİYET HAREKETİ”nin oluşumunda insan kaynağı olarak 2 ana damardan bu hareketi beslemeyi planlıyor:
Bunlardan ilki CHP üyesi olmayan hatta başka partilere üyeliği olan yahut hiç bir üyeliği olmayan gençleri bu harekete dahil etmek…
İkincisi ise parti içerisinde “Gözünün tuttuğu”, gençlik kollarında görev yapan bazı gençleri CHP GENÇLİK KOLLARI’ndan alıp bu “HÜRRİYET HAREKETİ” ne dahil etmek…
Yani düşünebiliyor musunuz, CHP Genel Merkezi kendi gençlik kollarına rakip bir yapılanma kuruyor, partinin resmi ve kurumsal gençlik kollarının önemli isimlerini oradan bu parti ile bağı olmayan “PARALEL” gençlik kollarına “TRANSFER” ederek bile isteye kendi gençlik kollarının içerisini boşaltıyor…
Neyse ki özellikle parti disiplini ve parti terbiyesi ile yetişmiş ve bu parti terbiyesi ile partinin gençlik kollarında görev yapan isimler CHP Genel Başkan Danışmanı Recep Cengiz’in kendilerine gelerek gençlik kollarından “HÜRRİYET HAREKETİNE” “TRANSFER” olmaları için yaptığı teklifi “Bizim yerimiz Cumhuriyet Halk Partisi’dir. Parti ile alakası olmayan başka bir yapılanmada bulunmayız” diyerek ellerinin tersi ile itiyor.
Hatta kendilerine bu “TRANSFER” teklifi götürülen gençlik kollarının önemli isimlerinden bazıları bizzat Recep Cengiz’i yaptığı işin yanlışlığı ve bunun parti açısından doğuracağı olumsuz sonuçları, yaşanabilecek sıkıntıları ve doğacak iki başlılığı anlatarak uyarıyor.
Ancak Recep Cengiz bu uyarılara kulak asmadan “HÜRRİYET HAREKETİ”ni özellikle parti üyeliği olmayan gençlerden oluşturarak kuruyor ve Genel Merkez’den yönlendiriyor.
Bir süre sonra çeşitli etkinlik, yürüyüş gibi organizasyonlarda “PARALEL” Gençlik yapılanması “HÜRRİYET HAREKETİ” pankartları ile arz-ı endam etmeye başlıyor.
Daha sonrasında ise özellikle CHP’nin köklü geleneğe sahip gençlik kolları bu “HÜRRİYET HAREKETİ” yapılanmasına ciddi bir tepki koyuyor, zaten adeta “Sağdan soldan toplama” gençlerle “PARTİYE DEĞİL GENEL MERKEZ YÖNETİMİNE BAĞLI” özel bir yapılanma olarak konumlandırılmak istenen bu “HÜRRİYET HAREKETİ” yapılanması dağılıyor.
***
Partinin kurumsal kimliğinden bağımsız çeşitli “PARALEL” oluşumlara gitme konusunda “HÜRRİYET HAREKETİ” vak’asından ders almayan Genel Başkan Danışmanı Recep Cengiz bundan 2 sene kadar önce bu kez de CHP’nin resmi ve kurumsal kadın kollarından bağımsız “PARALAL” bir “KADIN YAPILANMASI” kurmak için kolları sıvıyor.
Kurulan bu “PARALEL KADIN YAPILANMASININ” adı ise Kurtuluş Savaşı’nın isimsiz kahramanlarından ŞERİFE BACI’ya ithafen “ŞERİFE BACI” olarak belirleniyor.
Ancak bu “PARALEL KADIN YAPILANMASINDA” durum “PARALEL GENÇLİK YAPILANMASINDAN” daha da vahim.
Zira CHP Genel Başkan Danışmanı Recep Cengiz’in bizzat Genel Merkez’den dizayn ettiği bu yapılanmanın en önemli özelliği içerisinde sadece AKP,MHP ve HDP’li olup, bu partilerde aktif üyeliği devam eden kadınları kabul etmesi.
ŞERİFE BACI yapılanması tam bir “KAPALI DEVRE” yapılanma, merkezi Zonguldak’ta ve başında Sevgi Alay isimli kişi var. Toplantılarını da SKYPE üzerinden yapıyor ve gizlilik esası ile “KAPALI DEVRE” çalışıyorlar.
ŞERİFE BACI isimli “PARALEL KADIN YAPILANMASI” bir süre sonra parti içerisinde kadın kollarında rahatsızlık yaratıyor ve çeşitli kadın kollarının başkan ve üyeleri bu yapıya dahil olarak toplantılarda neler konuşulduğunu, plan ve programlarının neler olduğunu,ne gibi çalışmalar yaptıklarını öğrenmek istediklerini Genel Merkez’deki yetkili kişilere iletiyorlar.
Ancak CHP Kadın kolu başkanları ve üyeleri aldıkları cevapla adeta şoke oluyorlar…Zira kendilerine “Bu yapılanma bizzat Genel Başkan Danışmanı Recep Cengiz tarafından dizayn ediliyor. Ancak Recep Cengiz’in yapılanmaya CHP’nin kadın kollarından kimsenin alınmaması konusunda kesin talimatı var” cevabı veriliyor.
Bu cevaptan sonra ilk şoku atlatan CHP Kadın kolu başkanları ve üyeleri bu talimatın sebebini sorduklarında ise ikinci şoku yaşıyorlar. Çünkü kendilerine “ŞERİFE BACI yapılanmasının üyeleri olan özellikle AKP’li ve MHP’li kadınlar sizden rahatsız olurlar” deniliyor…
Düşünebiliyor musunuz,aklınız alıyor mu; CHP’nin kendi kadın kollarının başkanları ve kendi kadın kolu üyeleri parti Genel Merkezi tarafından kendilerine “PARALEL” kurulan bir yapıya “CHP’li kadınlardan rahatsız olunacağı” gerekçesi ile dahil edilmiyorlar.
Bu arada son tartışmalı Kadın Kolları Genel Başkanlığı seçiminde Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun büyük desteği ile Kadın Kolları Genel Başkanı Aylin Nazlı Aka’nın da bu “PARALEL” kadın yapılanması ŞERİFE BACI oluşumu ile yakın ilişkileri olduğu ve bu oluşumun tabiri yerindeyse “Bir dediğini iki etmediği” ifade ediliyor…
***
1930’lar Almanyası’nda Hitler adım adım iktidara yürürken partisi NSDAP içerisinde partiye değil sadece “KENDİSİNE BAĞLI” olan “LSAH” (Leibstandarte Adolf Hitler) adlı bir yapılanma kurdu.
Bu yapılanma Alman Nazi Birliği’ne değil bizatihi Hitler’e bağlıydı ve sadece ona karşı sorumlulardı. Bu yapılanma NSDAP içerisinde adeta “Ayrı bir cumhuriyetti” ve HİTLER için ölmek adına yemin etmişlerdi…
Asker kökenli danışman Recep Cengiz HİTLER’in bu yapılanmasını eminiz ki gayet iyi biliyordur. “Acaba bu “PARALEL” ve partiye değil sadece GENEL MERKEZ YÖNETİMİNE bağlı olarak oluşturduğu yapılanmalarda HİTLER’in bu özel yapılanmasından mı esinlenmiştir?” diye sormadan edemiyor insan.
Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi (Danışmanları dahil) partinin örgütsel anlamda tüm kadrolarını dizayn etmek istedikleri için hali hazırda var olan Kadın ve Gençlik Kolları’nı bu şekilde kurulacak “PARALEL” ve partiye değil sadece “KENDİLERİNE” bağlı oluşumlar ile zaman içerisinde tasfiye ederek, yerlerine işte bu “PARALEL” yapılanmalardan yetişecek kadroları yerleştirmek istiyorlar anlaşılan…
***
Şimdi buradan sormak istiyorum;
“HÜRRİYET HAREKETİ” denilen gençlik yapılanması ve “ŞERİFE BACI” adını verdiğiniz kadın yapılanmasının “PARALEL” yapılanmalar olduğu bellidir… CHP üyesi dahi olmayan kişiler ile oluşturduğunuz ve sadece Genel Merkez’in haberi ve dahli olan bu “PARALEL YAPILARI” oluşturmanızın amacı nedir?
Düşünün bu parti ile bağı olmayan, partiye değil “GENEL MERKEZE” bağlı “PARALEL” yapılanmalar yarın bir gün CHP parti politikalarına tamamen ters bazı eylemler içerisine girseler, (Olmaz demeyin zaten belirttik bu oluşumların üyeleri CHP’li değil AKP’li,MHP’li ve HDP’li) sonra da çıkıp “Biz talimatı CHP Genel Merkezi’nden aldık” deseler bunun sorumluluğunu kim üstlenecek?
Partiye “PARALEL” gençlik ve “KADIN” yapılanmaları kurmak, bunu yaparken kendi resmi gençlik kollarının içini boşaltıp “HÜRRİYET HAREKETİ” isimli yapılanmaya transfer etmeye çalışmak açık ve net bir parti suçu değil midir?
ŞERİFE BACI yapılanmasının üyeleri tamamen başka partilerde aktif olarak üyeliği devam eden kadınlardan oluşmakta…Bu “PARALEL” yapılanma içerisinde bulunan başka parti üyelerinin kendi üyesi olduğu partilere kritik bilgileri aktarmayacağını nasıl garanti edebilirsiniz? Bu CHP açık ve net bir “GÜVENLİK SORUNU” teşkil ederken bizzat Genel Merkez yönetimi olarak buna nasıl göz yumarsınız?
“HÜRRİYET HAREKET”, “ŞERİFE BACI ” ve varsa başka parti ile alakası olmayan “PARALEL ” yapılanmalarınızı nereden finanse ediyorsunuz? 1 TL dahi CHP ile alakası olmayan bu “PARALEL “yapılanlara CHP bütçesinden aktarılıyorsa bu alenen “PARTİ SUÇU” değil midir? Siz eğer kendi kadın ve gençlik kollarına aktarmadığınız bütçeleri, bu “PARALEL” yapılara aktararak bizzat kendi partinizin kadın ve gençlik kollarını tasfiye ediyorsanız bunun adı “PARTİ SUÇU” değildir de nedir?
Bu tip başka parti üyelerinin katılımı ile oluşturulan, kapalı devre toplantılar yapan “PARALEL” yapılanmalar yerine neden partinin daha önce kurduğu DEMOKRASİ VE GENÇLİK VAKFI’nı canlandırmıyorsunuz yahut partiye yakın bir STK kurup, bunu da açıkça ilan ederek şeffaf bir yol izlemiyorsunuz? CHP üyelerinden neyi yahut hangi amaçları saklıyorsunuz?
***
CHP Genel Merkez Yönetimi ve Genel Başkan Danışmanı Recep Cengiz bu soruları acilen cevaplamalıdır…
Ve herkes bilmelidir ki “CHP KİMSENİN BABASININ ÇİFTLİĞİ DEĞİLDİR!”