ERHAN GÜLENÇ
Türkiye günlerdir deprem gerçeğiyle yeniden yüzleşiyor. Elazığ'da 41 vatandaşımız hayatını kaybederken Akhisar da beşik gibi sallanıyor. Tüm Ege diken üstünde... Bölgemiz birinci derece deprem kuşağında yer alıyor. Geçtiğimiz günlerde Yeni Asır olarak manşetimizden duyurduk, İzmir'de neredeyse tamamına yakını kent merkezinden geçen 17 aktif fay hattı var. Bunlardan Seferihisar, Gülbahçe, Tuzla ve kuzeydeki Zeytindağ fayları 7.2 büyüklüğünde deprem üretebilecek yapıya sahip... Bu gerçeğin üzerine şehirde yüzbinlerce kişinin de dolgu alanları ve eskiden bataklık olan yerlerdeki binalarda yaşadığı göz önüne alındığında İzmir'i bekleyen tehlikenin büyüklüğü net bir şekilde ortaya çıkıyor.MÜDÜRLÜĞÜ BİLE YOK
Peki İzmir depreme hazır mı? Tabii ki değil...Daha Büyükşehir Belediyesi'nin bünyesinde depreme hazırlanacak bir afet müdürlüğü bile yok. Kentin bir deprem master planı dahi bulunmuyor. Kentteki yapı stoğunun depreme dayanıklılığı konusunda bir envanter çalışmasını yok, yerel yönetimlerin bunu yapacağına dair bir işaret de. Hatta Büyükşehir'in kendi binası bile depreme dayanıksız. Düşünün artık gerisini.. Bu arada daha önce Büyükşehir Belediyesi'yle deprem master planı hazırlama konusunda el sıkışamayan Dokuz Eylül Üniversitesi Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi, bu kez Valilik kanalıyla ilerlemeye çalışıyor.Tablo böyleyken Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise, "Belediye olarak biz depreme hazırız ancak İzmir değil" şeklinde tuhaf bir açıklamayla vaziyeti kurtarmaya çalıştı. İzmir'in depreme hazır olmadığı yerde Büyükşehir nasıl hazır oluyorsa artık!..YAĞMURLA BAŞEDEMİYORUZ
Hal böyleyken dünkü sağanakla ortaya çıkan manzaralar İzmir'in işinin ne kadar zor olduğunu bir kez daha gösterdi. Kordon ve Karşıyaka yine denizle birleşti... Kentte en ufak bir yağmurda yollar göle dönerken, kentin en lüks konutlarının bulunduğu Mavişehir sular altında kalıyor. İzmir daha yağmurla bile mücadele edemezken yarın öbür gün olabilecek 7.2 büyüklüğündeki depremlerle nasıl edecek?ÖNCELİK DEPREM OLMALI
İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi bu durumda 75 bin binanın yıkılacağını veya ağır hasar göreceğini ve 30 bin kişinin yaşamını yitirebileceğini öngördüğünü açıkladı. İzmirliler son depremlerle büyük bir tedirginliğe kapılırken Sayın Tunç Soyer'in ise, ABD'de İzmir Evi açma, Fransa'da ise şehrin UNESCO Edebiyat Başkenti olması gibi konularda mesai yaptığını görünce insanın karamsarlığa kapılmaması mümkün değil. Yanlış anlaşılmasın o konular da mutlaka önemlidir, ancak İzmir'in önceliğinin deprem ve afet hazırlıkları olması gerekiyor...GIDA TERÖRÜNE DUR DENİLMELİ
Türkiye'de sağlıklı beslenme ile ilgili yaptığı açıklamalarla fenomen olan Prof. Dr. Canan Karatay'ın tavuk dönere karşı çıkışının ardından yaşanan tartışma tazeliğini korurken dün Buca'da şok bir görüntü ortaya çıkarıldı. Buca Belediyesi ekipleri, bir merdivenaltı tavuk döner imalathanesine baskın yaptı ve 3 ton sağlıksız et ele geçirdi. Tuvaletin yanında, yerlerde muhafaza edilen tavuk etleri, "Bize neler yediriyorlar?" dedirtti. Bu konuda Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç'ın, gıda terörüne karşı yaptırımların artırılması ve insanların canına kasteden bu tür işletmelerin kökünün kazınması çağrısına sonuna kadar katılıyorum.
Yeni Asır