![](https://www.gundemotuzbes.com/images/files/2020/12/5fd492f24a2d5.jpg)
CHP'deki taciz iddialarına da değinen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Can alıcı ve can sıkıcı konu, CHP'deki tecavüz, taciz, hırsızlık furyasıdır. Türkiye'nin ikinci büyük partisinin böyle yüz kızartıcı olayların yaşanmasından utanç duyuyoruz. Bu iddiaların araştırılıp, soruşturulması konusunda en küçük adım atmıyorlar. Bun konuda Sivil Toplum Kuruluşlarının büründüğü derin sessizlik de manidardır. Kılıçdaroğlu da parti teşkilatlarında ve belediyelerde ortaya çıkan vakalar konusunda tek kelime etmiyor. CHP teşkilatlarındaki ve belediyelerindeki rezilliklerin buzdağının görünen kısmı olduğu anlaşılıyor. Derine inildikçe kim bilir neler çıkacak... CHP yönetimi bu utanç bataklığına çıkıp temizlenmek yerine başka yola başvuruyor. Seçimlerin üzerinden iki yıl sonra eski yönetimleri suçlama kampanyası başlattı. CHP'li isimler için çıt çıkarmıyorlar. Tüm iddiaların muhataplarına sesleniyorum; her tecavüzün hesabını vereceksiniz. Yürüttüğünüz her ihanet pazarlığının hesabını vereceksiniz. Teşkilat ve belediyelerinizi terör örgütü mensuplarıyla doldurmanın hesabını vereceksiniz. Buradan CHP yönetimine sesleniyorum; genel merkezinden teşkilatlarına, belediyelerine kadar CHP'deki kepazeliklere bulaşmış kim varsa ipini pazara çıkaracaksınız. Yoksa bu ithamların gölgesi tüm CHP'nin üzerine çöker” dedi. İHA
Cumhurbaşkanı sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP'deki taciz olaylarına ilişkin iki gün önce yaptığı bu açıklamanın hemen ardından CHP Sözcüsü Faik Öztrak ve Engin Altay'dan açıklamalar geldi...
Öztrak ve Altay'ın adet yerini bulsun kıvamında yaptığı açıklamalar bir yana, yüzlerindeki samimiyetsiz görüntü, yaptıkları açıklamalara kendilerinin dahi inanmadıklarının göstergesi oluyordu...
3 Aydır Türkiye Didim'deki "tecavüz", "taciz" olaylarıyla çalkalanıyor, bir avuç tuzu kuru CHP'liler utanmadan ayağına kadar gidip "devam arkandayız" pozları verebiliyordu...
![](https://www.gundemotuzbes.com/images/files/2020/12/5fd5f44d26cf6.jpg)
Bakar mısınız "ranta geçit yok" korosunun alkış tufanına! Fotoğrafa baktığınızda; zannedersiniz ki Didim Belediyesi bir sporcuya, bir sanatçıya destek olmuş ve Didim'in adını dünya duyurmuş ve alkış tufanı da bundan kopmuş! Şaka gibi; Aydın BŞBB Çerçioğlu dahil, koca koca adamlar başlamış "ranta geçit yok" alkış temposu tutmaya!
Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay hakkında tecavüz iddiasıyla açılan bir dava bulunuyor... Tecavüze uğradığı iddasında bulunan kadın, 2 ay boyunca A.Ç. adlı CHP'li Meclis Üyesinin çiftliğine götürüldüğünü, kendisine kimlerin sahip olduğunu kameralara dahi konuşmuştu... (Bkz. YouTube Didim Tecavüz olayı)
Yukarıdaki fotoğraf, Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay'a dava açıldıktan sonra CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun'un destek ziyaretleri çerçevesinde çekilmiş, halen Belediyenin Web sayfasında bulunmaktadır...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında, "CHP teşkilatlarındaki ve belediyelerindeki rezilliklerin buzdağının görünen kısmı olduğu anlaşılıyor. Derine inildikçe kim bilir neler çıkacak... CHP yönetimi bu utanç bataklığına çıkıp temizlenmek yerine başka yola başvuruyor.", "Her tecavüzün hesabını vereceksiniz. Her tacizin hesabını vereceksiniz. Her hırsızlığın hesabını vereceksiniz." diyor...
Şimdi; Didim Belediyesi'ndeki rezillikler salt tecavüz iddiası ile mi sınırlı? Başkan Yardımcısdı Emine Öznur Gündoğdu'nun mal varlığının 50 milyon lira olduğu, ev hanımı annesinin bile oturduğu yerden neredeyse tapu koleksiyoncusu olduğu basında yazıldı çizildi...
Topograf memur Gökhan Kutucu'nun edindiği servete ne demeli? Gündoğdu'nun maaşı olsun 8 bin lira... Kutucu'nun olsun maaşı 7 bin lira...
Bu maaşla bu kişilerin Deniz Atabay döneminde bu kadar servet edinmelerinin sırrı nedir? Gökhan Kutucu, nasıl oluyorda, hangi maaşla keş para son model 500-600 bin liraya jip alabiliyor? Aynı şekilde Başkan Yardımcısı Gündoğdu keş para son model lüks spor bir araba alabiliyor?
Gündem 35'in haberinden sonra; Kutucu keyfini dahi çıkarmadan apar topar neden son model lüks jipini satmıştır? Aynı şekilde Gündoğdu'da neden Gündem 35'in haberinden sonra lüks spor arabasına binmeyi bırakmıştır?
Altı üstü 80 bin nüfuslu bir ilçenin belediyesinde ve bizim görebildiğimiz sadece iki memur 3-5 yıl içinde karun gibi zengin olabiliyorlarsa; ya bizim göremediklerimiz...
İnsan yukarıdaki fotoğrafa baktıkça; ahalinin belediye içindeki rantçıları alkışlamış olduklarını düşünüyor!
Düşünenize; 3-5 yılda aile bireyleriyle birlikte dünyalığını yapan bir başkan yardımcısı... Öte yanda Didim'de kaç adet dairesinin olduğunu dahi hesaplayamayan, milyon dolarlara ultra zenginlerin mekanı Akyaka'dan villa satın alan memur...
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Her hırsızlığın hesabını vereceksiniz" dediğinde; neden kimyalarınız bozuluyor?
Altı üstü kıçı kırık bir ilçedeki memurlar hayatın olağan akışının dışında mal-mülk edinebiliyorlarsa; öncelikle bunları denetlemek devletin zirvesine mi yoksa yerelde iktidar olan partinin il ve ilçe örgütlerine mi düşer?
Siz partinizdeki denetim mekanizmanısını örgütünüz üzerinden değil de belediye başkanlarınızın ağzına göre işletirseniz; devletin zirvesi de açar ağzını yumar gözünü hem konuşur hem de hesabını sorar!
Ağustos 2019'dan beri CHP'li Belediyelerdeki sorunun "devlet meselesi" olduğunu yazıyoruz... İstanbul (2.) 23 Haziran 2019 seçimlerinin ardından da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun siyasetten elini ayağını çekmesini öneriyorduk! En son çağrımızı da Ekim 2019 TBMM açılmadan öncesinde yapmıştık...
Bütün dünyada olduğu gibi korona illeti ülkemizi de her yönden olumsuz etkiliyor... Ama iyi ama kötü iktidar sağlık alınında "benim diyen" AB ülkelerinden daha etkili bir mücadele örneği sergileyerek; halk tabanında da aşılamaların ocak ayında başlatılacağını duyurdu...
Aslında CHP'li Belediye Başkanları çok şanslı! Neredeyse her birisi için Kadir Gecesi dünyaya gelmiş diyecek durumdaydık!
Fakat, bu saatten sonra hesap verecekleri günün gelmiş olduğunu düşünüyoruz!
Her nürlü naneyi yedikleri yetmiyormuş gibi; ne zaman ki hesap sorulacağı anlar yaklaştığında ya gündem değişiyor ya da korona virüs gibi bir illet çıkıyor ve paçalarını kurtardıklarını sanmaya başlıyorlar!
Aslında, korona virüsü hesap sorulması gereken CHP'li Belediye Başkanlarına sadece uzatmaları oynattı diyebilirsiniz...
Bakın, Dikili imar dosyasını açtık... Dudak uçuklatacak cinsten rantların döndürüldüğü iddiaları peşi sıra gelmeye başladı... Dikili Belediyesinin imara açtığı/açacağı yerlerin 4 bin dönümün üzerinde olduğu belirtiliyor... Belediyenin bu planları hazırlaken İl Tarım ve DSİ vb. gibi kurumlardan görüş almadığı iddia ediliyor... Hiç bir belediyenin nereyi nasıl imara açıp açmayacağı bizim konumuz değil ama, sevseniz de sevmeseniz de bu ülkede yasalar ve yönetmelikler var ve bunlara da uymak durumundasınız... Bak falanca belediye yaptı da bir şey mi oldu mantığıyla konulara yaklaşır ve eyleme dökerseniz, yarın olacaklara da katlanmak durumundasınız demektir!
Diyeceksini ki; daha yolun başında aday adayı oldukları dönemde dahi bu adamlar o kadar paralar harcıyorlar ki; o paralar da 10-15 bin liralık başkanlık maaşıyla çıkar mı?
O zaman da adam olana sormazlar mı "aday olurken bize mi sordun?"
Güzelbahçe Belediyesi Başkan Yardımcısı Mustafa Günay'ın keş nakit parasının 300 ila 400 milyon lira arasında olduğu iddia ediliyor! Bakın bu iddia çok yakın arkadaşları tarafından yapılıyor! Nasıl bir para kazanma yöntemiyse; akıl sır erecek gibi değil! Yazılanlar bir tarafa; en az 50'nin üzerinde Mustafa Günay'la ilgili CHP İl Başkanı Deniz Yücel'e şikayet yapıldığı belirtiliyor! Belediye Başkanı Mustafa İnce hakkında yapılan şikayetler saymakla bitecek gibi değil! Şikayetleri de en yakından bilen İzmir MV Tacettin Bayır'ın olduğunu düşünüyoruz... Neden mi? Mart 2019 yerel seçimlere aday belirleme sürecinde 3. defa aday adayı olan Mustafa İnce ile ilgili dosyayı bizzat Rüzgarlı Sokakta CHP eski Genel Merkezi'nde Kılıçdaroğlu'na verdiğini bilmeyen kaldı mı? Bayır, aynı dosyadan aylar öncesinde Kılıçdaroğlu'na verilmek üzere Veli Ağbaba ve Seyit Torun'a teslim ettiğini görüşmede sayın Kılıçdaroğlu'nun yüzüne söylediğini de pek çok ortamda anlatmıştır!
Klasörler, dosyalar dolusu yolsuzluk, vurgun, talan belgeleri olan ve birinci elden de bu iddiaları içeren belgelere sahip olacaksınız; zamanında gereğini yerine getiremeyip, Veli Ağbaba'nın çıkışına da gövüs geremeyeceksiniz, tutacaksın ondan sonra adamı 3. defa aday yapacaksınız... Eeeee... Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan'da "hesabını vereceksiniz" dediğinde de kem küm ederek konuları da başka yerlere saptırmaya çalışacaksınız... Yemezler!
Ey... Y-CHP'yi yönetenler... Yahu, göçmen kuşlar bile başımıza bir iş gelir korkusuyla yılda (gidiş-dönüş) iki defa üstünden geçtikleri Güzelbahçe'yi rotalarından çıkartılar... Siz hala o Ankara'daki koltuklarınızda oturup seyredip, lafa geldi mi de hak, hukuk, adalet masallarınızı sıralamaya devam edin....
Evet... Cumhurbaşkanı sayın Erdoğan'ın da "Her hırsızlığın hesabını vereceksiniz" dediği gibi; hesap sorulacaksa İzmir'de Güzelbahçe'den sorulmaya başlamasında da hiç sıkıntının yaşanmayacağını düşünüyoruz!
İşin güzel tarafı, İmar, Fen İşleri, Destek Hizmetleri vb. Müdürlüklerin dosyalarına girildiğinde; siz o zaman seyreyleyin sinemayı!
Kuşadası Belediyesi Başkan Yardımcısının mastürbasyon videosu internete düşmüştü... Değişen bir şey oldu mu? Y-CHP'liler bu iğrençliği bilmiyorlar mı?
Ya da 21 B'den adrese teslim yandaşa, candaşa verilen haleleri?
Gönen Orhan'a verilen ihaleler başlı başına hesap sorulmasını gerektirecek konular değil mi?
Kuşadası asfat, çiçek, sokak ihalelerine devlet el attığında; neler olup olamayacağını hiç düşündünüz mü?
Aydın BŞB, ASKİ dosyası açıldığında neyin hesabını nasıl verebilecektir? 300-400 Milyonluk kamu zararının kim nasıl hesabını verebilir ki? Asfalt ihale dosyası, süpürme dosyaları...
Efeler Belediyesi, artık işi düşenleri yeni kurulan spor derneğine yönlendiriyormuş! Ankara'dakiler de "ne halleri varsa görsünler" demeye başlamışlar!
Detaylarını bilemiyoruz ama; Ay-Konutçularla Başkan Fatih Atay'ın dillere destan yemek yediğinden söz ediliyor! Hatta videosu bilem varmış... Ne diyelim afiyet olsun!
Devam edecek...
Not: Yeni haftanın başta adları tacizle, tecavüzle, vurgunla, yolsuzlukla, talanla, kamu parasını iç etmekle anılan siyasilere hayırlı, uğurlu gelmesini diliyoruz(!)