İşte elektronik ortamda CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel'e, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur'a, Torbalı Belediye Başkanı İsmail Uygur'a o vatandaşın gönderdiği mektup. (Not: Mektup, yazıldığı gibi noktasına virgülüne dokulmadan yayımlanmıştır.)
İŞTE O MEKTUP:
Ertan Bey Tünaydın, Ceyhan Belediye Başkanının sabıka kaydı nedeniyle görevden alınması, seçim öncesi Kılıçdaroğlu'nu her aday adayından Sabıka kaydı ve e-devletten dava dosya sorgulama çıktısı istemesi yönündeki ikazımızdaki haklılığımızı ortaya çıkarmıştır. Eğer Y-CHP nin Biricik Dersimli Kemali biraz basiretli davranabilseydi Y-CHP li belediyelerde bu rezaletler hiç yaşanmayacaktı. Görüyorsunuz devlet biraz ağır davranıyor ama eninde sonunda yapması gerekeni yapıyor ve hukuksuz bir şekilde Belediye Başkanı olan şahıslar koltuklarından oluyorlar. Torbalı ve Konak Belediye Başkanları için sırasıyla ilçe ve il seçim kurullarına ve sonrasında da YSK ya başvurulmuş ancak başvurular YSK tarafından zamanaşımı gerekçesiyle reddedilmiş idi. İlçe seçim kuruluna yapılmış başvurunun sonucu henüz tarafıma tebliğ edilmeden il seçim kuruluna başvurduğum halde ve il seçim kuruluna yapılmış başvurunun sonucu da henüz tarafıma tebliğ edilmemiş iken, haricen öğrendiğim bu red kararlarıyla ilgili olarak hemen müracaat ettiğim YSK nın bir zamanaşımı gerekçesine dayanmasının mesnetsizliğini anlamak için bir Kezban Hatemi olmaya gerek var mı? Hukukun veya gukukun kıyısından köşesinden geçmiş her vatandaş buradaki uygunsuzluğu hiç şüphesiz tartabilecektir. YSK nın bu tutumu Y-CHP li Başkanları açıkça kayırmıştır ve bu kayırma akıllara AKP ve Y-CHP üst yönetimleri arasında bir işbirliği olabileceği şüphesini de getirmektedir. Devletin bu şüpheyi YSK işlemlerine de bir an önce el atarak kaldırmasını umuyor ve bekliyorum. Yurtdışında bulunmam nedeniyle Konak Belediye Başkanı Sn.Abdül Batur ve Y-CHP İl Başkanı Sn. Deniz Yücel hakkındaki "Bir Siyasi Parti İl başkanına bir Belediye Başkanınca makam aracı tahsisi" ile ilgili suç duyurularımı şu an için takip edememekteyim. Şahsen İçişlerinden soruşturma izni çıkacağına inanıyorum, eğerki bu izin Tunç Soyerin bir dosyasındaki gibi Danıştay 1.Dairesince kaldırılır ise konuyu Anayasa Mahkemesine taşıyacağımı da peşinen ilan ediyorum. Türkiyenin geleceği için Y-CHP işgalden kurtarılmalıdır, Y-CHP kuruluş ayarlarına dönmelidir, döndürülmelidir, bu uğurda çabalamak her Atatürk Cumhuriyetçisinin asli görevidir. Bu mücadelede Y-CHP li Vekillerin de desteğini bekliyorum. Facebook sayfalarında şov yaparak memleketin her köşesinden fışkıran rezaletleri paylaşmaktan bıktılarsa, bunca rezalete rağmen partilerinin oyunun neden 3 puan artmadığına kafa yorsunlar ve partiye aklın-bilimin-liyakatın egemen olması için çalışsınlar. Aklın-bilimin-liyakatın olduğu yerde arkasında Seferihisarda 600 dönüm satılmış yer bırakan biri Demokrasinin kalesi İzmire Belediye Başkanı yapılır mı? Sonra kalk Tunç Soyerden İzmiri toparlamasını bekle, kim dinleyecek Tunç Soyeri, 30 yıllık Başkan Baturmu yoksa Ali Engin mi? Daha kendi Belediye Başkanlığını idrak edemeyen, Facebook paylaşımlarından görüleceği üzere hamallık ve kuryelikle vakit geçiren biri değil İzmiri, ilçelerini bile toparlayamaz, ilçe kongrelerinden belli değil mi ???
Karaburunundan Çeşmesine, Gaziemirinden Bayraklısına kadar yaşanan bu tablo CHP nin kaderi değildir, ve CHP; Özgür Özel, Engin Altay, Engin Özkoç ve Aykut Erdoğdu gibi hatipliği ve vücut dili nispeten kuvvetli cevherlerin dönüşümlü olarak ortaya çıkıp haykırarak vatandaşın gazını aldıkları bir sahneden ibaret olamaz... Balçovada Çalkayanın adaylığının düşürülmesiyle başlayan, Urlanın kayyuma devriyle hız kazanan ve Ceyhanla devam eden son gelişmeler adeta bu tespitlerimizin bir tasdikidir. Devlet, Y-CHP ye sanki "kendini düzelt yoksa ben düzeltirim." mesajı vermektedir. Bazı mesajlar iki kere okunmalıdır, anlamayanlar için beşlemekte de bir behis yoktur... Esenlikler dilerim...