
Didim siyaset arenası, CHP Didim İlçe Başkanı Nurettin Koçak ile Ak Parti Didim İlçe Başkanı Maşallah Subaşı'nın içinden istatistik bilgileri geçen atışmaya kilitlendi!
Dinamitin fitili kimin aklına uyarak ya da kimden destek alıp ateşlediği bilinmeyen CHP İlçe Başkanı Koçak, geçtiğimiz hafta sonu yapılan Didim Ak Parti İlçe Danışma Kurulu toplantısından yola çıkarak almış sazı eline ve başlamış Ak Parti İlçe Başkanı Subaşı'nın "bam teline teline" vurmaya!
Ak Parti Didim İlçe Başkanı Subaşı'nın yerel siyaset anlayışına bakıldığında; "topa sert vurmak" yer almadığı gibi; kalesini de gol yememek için kapalı tuttuğuna rastlanır!
Fakat, CHP Didim İlçe Başkanı Koçak'ı kim/kimler gaza getirdi bilemiyoruz ama, Danışma Kurulu toplantısı üzerinden Ak Parti İlçe Başkanı Subaşı'nın kalesine gol atayım derken, kalesinde gol yediği ortaya çıkmış oldu!
Ak Parti Didim İlçe Başkanı Subaşı'nın sosyal medya hesabından yaptığı açıklamaya bakıldığında; Subaşı'nın topa sert vurmak bir yana, Koçak'ın kalesine "dömi vole" ile topu da doksana taktığı ortaya çıktı!
Ak Partili Subaşı'nın yukarıda da belirttiğimiz gibi; yerel siyaset anlayışında "ucuz siyasi polimik"lere, siyaset aygıtının da yerlerde sürünmesine yer vermediğine rastlayabilirsiniz!
Öte yandan CHP'li Koçak'ın kaç tane 1. dereceden akrabasının Ak Parti üyesi ve saflarında siyaset yaptığını belgemek bize düşmez ama, CHP'li Koçak'ın Ak Partili Subaşı'na çakmak için "kedi olalı bir fare tutma" çabasının da kendisine ait orjinal bir hamle olmadığını düşünmekteyiz!
Ak Partili Subaşı'nın aşağıdaki "GÜFTESİ" bakalım bu defa CHP'li Koçak tarafından nasıl "BESTE"lenip seslendirilecek!
İŞTE SUBAŞI'NIN İÇİNDEN İSTATİSTİKİ BİLGİLER GEÇEN O AÇIKLAMASI:
Sevgili Didimliler, geçtiğimiz pazar günü İlçe Danışma Meclisi’mizde yaptığım konuşma ile ilgili Sayın Nurettin Koçak bazı açıklamalar yapmış. Zannediyorum bu konuşmayı görmek istediği gibi okudu ki Didim’deki seçimler hakkında kullandığım ‘Kazanamadık ve Özeleştiri’ kelimelerini fark etmemiş. Sayın Koçak, bir başarı algısı oluşturmak isteyen biri ‘Kazanamadık’ diyerek ‘Özeleştiri’ den bahseder mi? Tabi kendisine bu konuda hak vermek lazım. Çünkü en son ne zaman Tek Başına İktidar olduğunu hatırlamakta dahi zorlandığımız partisi; başarısızlığı kabullenmek ve özeleştiri konularında oldukça zayıf. Bunu yalnızca biz değil Sayın Koçak’ın verdiği istatistiklerde adını geçirdiği Muharrem İnce dahi söylüyor. Hani ‘Çıkmışsın yenmiş, yenmiş de yenmiş!’ diyen İnce! Sayın Koçak, işte istatistik budur! Ben Genel Seçimler ile ilgili konuşurken ‘En ufak bir katkımız olmuşsa ne mutlu bize.’ dedim. Senin katkının olduğunu düşündüğün seçimlerden bahsedelim mi? Mesela yatıp kalkıp ikinci tura kalsın diye dua ettiğiniz 24 Haziran seçimlerinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan yaklaşık 27 Milyon oy ile oyların %53’ünü alarak Cumhurbaşkanı seçilirken, adayınız 17 milyon oy almıştır. Yani 10 MİLYON OY fark! Sayın Koçak, haklısınız İstatistikler Yalan Söylemez! Size de hak vermek lazım, nasıl olsa Muharrem İnce’nin övündüğü %30’luk oy bandını en son 40 yıl önce görmüşsünüz! 31 Mart Yerel Seçimleri’ nde var gücümüzle çalıştık fakat demek ki yeterli olamamışız. Peki bu seçimlerin genel sonuçlarından haberin var mı? AK PARTİ 15 Büyükşehir, 24 İl ve 535 ilçede belediyeleri aldı. Peki senin partin: 11 Büyükşehir,10 il ve yalnızca 190 ilçe. Bu mu başarınız? Bunlarla bile yetinebiliriz ancak partiniz en son ne zaman Tek Başına İktidardı biliyor musun? 70 yıl önce! Dile kolay bu bir insan ömrüne denk geliyor. Sayın Koçak, işte o görmezden geldiğin ‘Kazanamadık ve Özeleştiri’ kelimeleri işte tam da burada işe yarıyor. Senin partin yıllardır kazanamadığını, halkın desteğini yeterli şekilde alamadığını kabullenemiyor ve bunun özeleştirisini yapamıyor. Ancak bizi kendinizle karıştırmayın!Daha önce hayal ettiği Didim’den bahsederken gerçekleri görmezden gelen Koçak, bu sefer de Türkiye’nin geliştiği gerçeğini görmezden gelmiş. Kendisine hak vermek lazım malum yaşadığımız ilçenin ve ilin belediyeleri CHP yönetiminde olduğu için gelişim nedir çok fark edemiyoruz. Neyse ki Partimiz dönemlerinde hak ettikleri değeri gören illeri ziyaret ederek bu eksikliğimizi de giderebiliyoruz. Bir de üreten bir toplummuşuz önceden, bizim niye bundan haberimiz yok? Türkiye’nin üretiminden tüketime bizim dönemlerimizde mi geçti sanıyorsun? Sayın Koçak, geçmişte ‘Onlar yapıyor biz neden yorulalım’ diyerek uçak fabrikaları kapatılırken şimdi kendi uçaklarımız, helikopterlerimiz, vekillerinizin üretiminden rahatsız olduğu İHA ve SİHA’larımız göklerde uçuyor. Geçmişte benzininin doldurulması unutulduğu için hareket etmeyen ‘Devrim’i’ tek kalemde harcayan bir zihniyet varken şimdi yerli ve milli elektrikli otomobilimizin üretimine başlanıyor. Bu ne demek biliyor musun, benzinli araba üretemeyip 50 yıl kaybeden Türkiye’de, elektrikli otomobil üreterek belki 50 belki 100 yıl kazanmak demek! Ama siz gelecek nedir bilmezsiniz, ondan hep geçmişteki gibi sadece ENGELLERSİNİZ! Muhalefet ekonomi kötüyken veya insanlar sıkıntı yaşıyorken hükümeti kötülemek, çözüme yönelik adımları engellemek için değil; çözüm önermek, sıkıntılarda iktidara destek olmak için vardır. Siz bundan haberdar mısınız Sayın Koçak? Sorunlar için ‘İktidara gelelim bitecek’ demekten başka ne söyleyebiliyorsunuz? İşte siz bu yüzden iktidar olamıyorsunuz!Gelelim ‘YAPIMINA değil YERİNE karşı’ olduğun OSB ve Balık Çiftliği meselesine. Sayın Koçak, eğer ben bu projeleri savunan, bu projeler ‘Didim’e zarar verecekse karşıyız’ demekten başka bir cümle kurmuşsam kanıtlamak zorundasın! Eğer kanıtlarsan ben istifa etmeye hazırım, kanıtlayamazsan sen halkı kandırdığın ve algı yarattığın için istifa etmeye hazır mısın? Sen yatırım olarak görmüyorsun ama biz projelere karşı değiliz yerleri yanlış diyorsun. Yahu sayın Koçak, BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU! Arkanızda saf tutan insanlar bundan haberdar mı? Ama yok siz onları sadece kışkırtmaktan anlarsınız, neyi savunduğunuzu bile anlatmamışsınız. Bir de Vali’ye saygısızlık yapılmadı diyorsun o zaman aracının önü neden kesildi, Valimiz ‘Hayal kırıklığına uğradım.’ sözlerini niye sarf etti? Sayın Koçak, en az benim kadar sen de bunları biliyorsun ama mağdur edebiyatı yapmaya devam ediyorsun. Vekilimiz darp edildi yalanı da bu mağdur edebiyatınızın örneği. Hani rantçılarla, karşı olduğunuz projenin mimarlarıyla pozlar veren Vekiliniz!Sayın Koçak, ben bu halkın arasında büyüdüm. 15 yaşındayken Didim’e geldim ve büyüklerim burayı inşa ederken onlara yardım ettim. Allah güç verdikçe çalıştım, şükür ki kendi işimle helal para kazanmak için çabaladım. O inmediğimi düşündüğün arabayı da bu sayede aldım. Ama ben geldiğim yeri unutmadım! Hiçbir zaman kimseye tepeden bakmadım. İşte bu yüzden ben o arabadan inince esnafın arasında alnımın akıyla, onların tebessümleriyle dolaşırım. Sen önce Cumhuriyet Caddesi’nde yürü de kaç kişi seni tanıyor bir gör. Sayın Koçak şunu da belirteyim , Belediye Başkanı’nın yanına gitmem malum kafası borçlarla, Didim’i nasıl köy yapabilirim demekle meşguldür ama merak etme olur da gidersem ona da söylerim ‘Didim’de bir arpa boyu yol alamadınız.’ diye. Bunu fark etmek için oraya gitmeye gerek de yok. İlk ayak bastığım Didim emin ol bundan daha güzeldi! Sayın Koçak, Didim’in en borçlu belediyelerden olduğunu bil demişim sen sizde de var diyorsun. Yahu bir belediyenin yalnızca SGK’ya yaklaşık 202 milyon kadar borcu olur mu? Maaşları arttırmanızdan kimse rahatsız değil. İsterseniz 3000 TL yapın maaşı buna kimsenin lafı yok, ama yapın! Öyle önceki senelerde olduğu gibi işçi kardeşlerimize umut tüccarlığı yapmayın! Cemevi meselesinde de Alevi kardeşlerimizin istek ve taleplerini yerine getirmek için çabalıyoruz. Sözümüzün de arkasındayız! Cumhurbaşkanımızın ‘Hukuki Statü’ sağlanması konusunda attığı adımların sonuçlanmasını bekliyoruz. Biz Alevi kardeşlerimizin inançlarına saygılıyız ve üzerimize ne düşerse de yapmak istiyoruz. Sayın Koçak hastane konusunda projenin onaylandığını ve ihale aşamasına geçtiğini belirttim. Bunun yanında farklı projelerimiz de var. İnşallah bunları gerçekleştirdiğimizde bu sözlerini geri alırsın. Biz çalışmaya ve önümüze bakmaya devam ediyoruz. Çünkü biz Didim’in gelişimine KÖSTEK olan değil DESTEK olanlarız!