ANKARA (İHA) - Almanya Federal Meclis’ine sunulan İslam düşmanlığı ve Müslümanlara yönelik ayrımcılık konularındaki önerge ülkedeki ırkçılık, İslam düşmanlığı ve hak ihlallerinin geldiği boyutları gözler önüne serdi.
Almanya Federal Meclis’ine sunulan önergeye göre, ülkede 2019 yılında cami, cami yönetimi ve din görevlilerine yönelik 184 saldırı gerçekleşti. Federal İçişleri Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre ise 2019 yılında 950 İslam karşıtı suç kayıtlara geçti.
Avrupa ülkelerinde arttan ırkçılık, İslam düşmanlığı, hak ihlalleri ve aşırı sağ söylemler her geçen gün vatandaşları daha fazla tehdit eder hale geliyor. Son olarak Almanya Federal Meclisi’ne sunulan önergede yer alan veriler durumun ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne serdi.
Camiler, cami yönetimi ve din görevlilerine saldırılar artıyor
Almanya’da faaliyet gösteren Sol Parti son yıllarda Müslümanlara ve dini kuruluşlara yönelik saldırıların ciddi derecede artması nedeniyle Almanya Federal Meclisi’ne “Almanya’da Müslümanlara Yönelik Ayrımcılık ve Irkçılık” konusunda bir önerge sundu. Alman hükümeti tarafından ırkçılık, İslam düşmanlığı ve ayrımcılık konularında alınması gereken tedbirler, mevcut yasaların icrası ve yeni yasal düzenlenmelere yönelik taleplerin yer aldığı bu önerge meclis çoğunluğunun oylarıyla reddedildi.
Önergede yer alan veriler ise ülkede yapılan ırkçılık, İslam düşmanlığı ve hak ihlallerinin ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne serdi. Önergeye göre 2019 yılında her iki günde bir Almanya’da camilere, yönetimlerine ve din görevlilerine yönelik ırkçı ve İslam düşmanı saldırı gerçekleşti. Almanya Federal İçişleri Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre de 2019 yılında 950 İslam karşıtı suç işlendi.
Bu sayılar buz dağının görünen kısmı
Almanya’da Müslümanlara yönelik ırkçılığın, sözlü ve fiziksel saldırıların arttığına dikkat çekilen önerge ile 2019 yılındaki İslam düşmanlığı suçlarına yönelik polis kayıtlarındaki veriler Alman meclisine sunuldu. Önergede paylaşılan verilerde; Almanya’da 2019 yılında cami, cami temsilcileri ve imamlara yönelik 184 saldırı gerçekleştiğinin, 871 İslam karşıtı suç ve 33 yaralama vakasın da kayıtlara yansıdığının altı çiziliyor. Önergenin devamında ise bu sayıların sadece buzdağının görünen kısmı olduğu ve gerçek sayıların çok daha yüksek olduğu görüşü ifade ediliyor. Bazı siyasetçilerin ve medya temsilcilerinin ise Müslümanlara yönelik nefreti ve ayrımcılığı körükleyici söylemlerde bulunduğu belirtiliyor. Bu durumun da ırkçı saldırganları cesaretlendirdiği aktarılıyor.
Almanya’da Müslüman kadınlar toplumsal yaşamın her alanında ayrımcılığa maruz kalıyor
Önerge de ayrıca Almanya’daki emniyet güçleri ve güvenlik birimlerinin de Müslümanlara yönelik genel bir şüpheyle yaklaştığı vurgulanıyor. Almanya’daki Anayasayı Koruma Teşkilatı raporunda da İslamizm kelimesinin 137 kez geçtiği, ancak İslam düşmanlığı kelimesinin sadece bir kez ifade edildiğini belirtilerek bu durumun algı oluşturulmak için yapıldığı, İslam düşmanlığı sorunun yeterli düzeyde dikkate alınmadığı beyan ediliyor. Bunan yanında önergede Müslüman kadınların özellikle istihdam alanında, konut bulmada ve eğitim hayatında ayrımcılığa maruz kaldıklarına dikkat çekiliyor. Alman hükümetinin ırkçılık ve İslam düşmanlığı konusuna dair kendi ajandasının bulunmasından dolayı önergenin reddedildiği değerlendiriliyor.
Almanya Federal Meclis’ine sunulan önergeye göre, ülkede 2019 yılında cami, cami yönetimi ve din görevlilerine yönelik 184 saldırı gerçekleşti. Federal İçişleri Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre ise 2019 yılında 950 İslam karşıtı suç kayıtlara geçti.
Avrupa ülkelerinde arttan ırkçılık, İslam düşmanlığı, hak ihlalleri ve aşırı sağ söylemler her geçen gün vatandaşları daha fazla tehdit eder hale geliyor. Son olarak Almanya Federal Meclisi’ne sunulan önergede yer alan veriler durumun ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne serdi.
Camiler, cami yönetimi ve din görevlilerine saldırılar artıyor
Almanya’da faaliyet gösteren Sol Parti son yıllarda Müslümanlara ve dini kuruluşlara yönelik saldırıların ciddi derecede artması nedeniyle Almanya Federal Meclisi’ne “Almanya’da Müslümanlara Yönelik Ayrımcılık ve Irkçılık” konusunda bir önerge sundu. Alman hükümeti tarafından ırkçılık, İslam düşmanlığı ve ayrımcılık konularında alınması gereken tedbirler, mevcut yasaların icrası ve yeni yasal düzenlenmelere yönelik taleplerin yer aldığı bu önerge meclis çoğunluğunun oylarıyla reddedildi.
Önergede yer alan veriler ise ülkede yapılan ırkçılık, İslam düşmanlığı ve hak ihlallerinin ciddi boyutlara ulaştığını gözler önüne serdi. Önergeye göre 2019 yılında her iki günde bir Almanya’da camilere, yönetimlerine ve din görevlilerine yönelik ırkçı ve İslam düşmanı saldırı gerçekleşti. Almanya Federal İçişleri Bakanlığı tarafından açıklanan verilere göre de 2019 yılında 950 İslam karşıtı suç işlendi.
Bu sayılar buz dağının görünen kısmı
Almanya’da Müslümanlara yönelik ırkçılığın, sözlü ve fiziksel saldırıların arttığına dikkat çekilen önerge ile 2019 yılındaki İslam düşmanlığı suçlarına yönelik polis kayıtlarındaki veriler Alman meclisine sunuldu. Önergede paylaşılan verilerde; Almanya’da 2019 yılında cami, cami temsilcileri ve imamlara yönelik 184 saldırı gerçekleştiğinin, 871 İslam karşıtı suç ve 33 yaralama vakasın da kayıtlara yansıdığının altı çiziliyor. Önergenin devamında ise bu sayıların sadece buzdağının görünen kısmı olduğu ve gerçek sayıların çok daha yüksek olduğu görüşü ifade ediliyor. Bazı siyasetçilerin ve medya temsilcilerinin ise Müslümanlara yönelik nefreti ve ayrımcılığı körükleyici söylemlerde bulunduğu belirtiliyor. Bu durumun da ırkçı saldırganları cesaretlendirdiği aktarılıyor.
Almanya’da Müslüman kadınlar toplumsal yaşamın her alanında ayrımcılığa maruz kalıyor
Önerge de ayrıca Almanya’daki emniyet güçleri ve güvenlik birimlerinin de Müslümanlara yönelik genel bir şüpheyle yaklaştığı vurgulanıyor. Almanya’daki Anayasayı Koruma Teşkilatı raporunda da İslamizm kelimesinin 137 kez geçtiği, ancak İslam düşmanlığı kelimesinin sadece bir kez ifade edildiğini belirtilerek bu durumun algı oluşturulmak için yapıldığı, İslam düşmanlığı sorunun yeterli düzeyde dikkate alınmadığı beyan ediliyor. Bunan yanında önergede Müslüman kadınların özellikle istihdam alanında, konut bulmada ve eğitim hayatında ayrımcılığa maruz kaldıklarına dikkat çekiliyor. Alman hükümetinin ırkçılık ve İslam düşmanlığı konusuna dair kendi ajandasının bulunmasından dolayı önergenin reddedildiği değerlendiriliyor.