Didim Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesi hakkında CHP Aydın Milletvekili Süleyman Bülbül, tarım Bakanı Ekrem Pakdemirli'ye yanıtlaması istemiyle soru önergesi vermiş!
Büyük alkış!
Aylardır Didim Su Ürünleri Organize Sanayi Bölgesinin Didim'e ve çevresine verebileceği zararları yazıyor, yetkili ağızların da konuya dahil olmasını bekliyorduk!
Açıkçası, rol icabı da olsa Didim Belediye Başkanı Deniz Atabay ve DTO Başkanı Hilmi Erbaş'ın bir anda açıklamalar yaparak sevimli sevimli çevreci kesilmelerini de izliyorduk!
Tam 12 gün önce (11 Temmuz 2019) aşağıdaki görseli hazırlamış ve "CHP'nin Aydın'da il, ilçe örgütleri, milletvekilleri, belediye başkanları var mıdır?" başlığında bir yazı kaleme almış, devamında duyduğumuz bir gelişmeden sonra yazımızı da askıya almıştık!..
Bakın o gün yarım bıraktığımız yazımıza nasıl başlamışız:
"Didim Su Ürünleri OSB'nin kurulmasıyla birlikte Didim ve civarında yaşanılması olası çevre tehlikelerine karşı aylardır uyarı haber ve yazılar yayınlıyoruz...
İşin başında ve içindekiler "bıçak kemiğe" dayanmış olacak, bir anda çevreci kesilip başladılar itiraflara...
İlginç olan, bu olası çevre felaketine karşı Didim'de yaşayan sokak hayvanları bile kayıtsız kalmayıp "doğayı, çevremizi nasıl koruyabilir, neler yapabiliriz" düşüncesine kapılırken; nerede "bakkal almaz" konular varsa, bülbül gibi şakıyan siyasilerden olan CHP ilçe başkanı Nurettin Koçak'tan bugüne kadar ne bir açıklama ne de bir geleceğe yönelik bir öngörü lakırtısı çıktı!
Dağlar taşlar, börtü böcekler dahi tüyler ürperten bu olası çevre felaketi karşısında sessiz kalamazken, çalımından yanına yaklaşılmayan ilçe başkanı Nurettin Koçak Bey ve saz arkadaşlarından bu dakikaya kadar bir çıt çıkarmamasını da inanın hayretler içerisinde izliyoruz!
İlçe başkanından ses çıkmayacağı netleşirken; temsil 7 mahallenin dul kadınlarının listesini cebinde gezdiren saçı gür yönetici beyden çevre sorununa ilişkin "bilimsel" bir açıklama da gelmeyince, insan ister istemez şu soruyu sormak durumunda kalıyordu: CHP adındaki partinin Aydın'da İl, ilçe örgütleri var mıdır? Bu partinin büyük adamlarından millevekili olanlar var mıdır?"
Bugün; MV Bülbül adet yerini bulsun çıkışı yapıyor!
Aydın'ının CHP'den Millevekillerinin de olduğunu Süleyman Bülbül'ün Tarım Bakanına verdiği yazılı soru önergesinden anlamış bulunuyoruz!
MV Bülbül, soru önergesini de sanırım aylardır yazdıklarımızı gözden geçirerek "adet yerini bulsun" kıvamında kaleme alarak sunmuş oluyordu bu eylemiyle!
Hiç yoktan iyidir diyerek MV Bülbül'ün bu girişimini olumlu buluyor, eğer ki içinde de gerçekten Didim'i çevre felaketine sürükleyecek bu konu hakkında yapmak istedikleri varsa, Didim'e gitmesini, dönen filmleri de yalakaların ağzından değil, bu taşın altına elini koyanlardan dinlemesini tavsiye ederiz!
Ayrıca; MV Bülbül'e bu işin bitmiş olduğunu, OSB'nin bir şekilde kurulacak oluşunu da Kuala Lumpur turisti, su kaydırakçısı turizimcinin ağzından dinlemesini öneririrz! Su kaydırakçısına kim ne demiş, OSB kurulması hangi aşamadaymış, yukarıda da belirttiğimiz gibi; MV Büllbül, bu sorun ile ciddi ciddi ilgilenmek istiyorsa, bu işin "mayası" olmasına da en ufak bir engel yok! Yeter ki politika yapmasın! Siyasetçi duruşuyla geçsin bu işin başına!
Neymiş efendim komisyonlar kurulacakmış mış... Neymiş efendim bu mesele salt Didim'i değil Türkiye'yi ilgilendiryormuş muş..
Geçin efendiler geçin... Bu ağız lakırtılarını... İşin mimarı bilakis kurulmasına onay verenlerin ağızlarına bakarak, bu işe alet olmayınız!
Sözde bu çevrecilerin yaptıkları, sizleri oyalamaktan öteye hiç birşey değildir! Hedefe ulaşılmasında sizleri oyalıyorlar ve yarın "gördünüz mü bizde karşıydık sizin gibi ama bak kurdular" demek içindir!
Bir ilginç örnek verelim: Rüzgar güllerinin hamile keçiler üzerinde düşük etkisi yaptığını biliyor muydunuz? İzmir'de en büyük keçi üreticiliği Karaburun Yarımadası'nda yapılmaktadır... Karaburun Yarımadasına 10-15 yıl içinde onlarca rüzgar gülü dikildi... En son 2015 yılında 80 tane daha dikilecekti ki duyarlı CHP'li İl Genel Meclisi Üyelerinin yoğun çalışmaları sonunda; İzmir İl Genel Meclisi (Kapanmadan) son toplantısında bertaraf edilerek Meclis'ten geçirilmedi ve bir nebze de olsa keçilerin yaşamlarını alt üst eden bu düşük olayının önüne geçilmiş oldu. Düşük konusunun neden nasıl olduğunu merak edenler Ege Üniversitesi'nin yaptığı bilimsel çalışmalardan öğrenebilirler!
Şimdi içinizden "ne alaka" deyip hiç rüzgar gülleri hamile keçiler üzerinde düşük olayı yaşatır mı? sorusu geçebilir... Kısaca nedenini de yazalım... Pervaneler dönerken hava katmanı içinde çıkardığı 20 Hz altındaki sesleri (bizim duyamadığımız) keçiler duyuyor ve üzerlerinde stres yarattığı, hamile olanlarda da düşüklere yol açtığı bilimsel çalışmalar sonunda ortaya çıkarılmıştı. Ve bu ve buna benzemez veriler ışığında o duyarlı CHP'li İl Genel Meclisi Üyeleri Karaburun Yarımadasına kurulmak istenilen 80 tane daha pervaneye izin vermemişlerdi.
Bunları neden mi yazdık?
MV Bülbül soruyor: "GDO’lu yem kullanımının ekolojik dengeye vereceği zarar hesaplanmış mıdır?" sorunun güzlelliğine bir bakar mısınız?
Sevgili Bülbül, Amerika'yı yeniden keşfetmenin bir anlamı yok! Balık çiftiklerinde kullanılan yemlerin de mal olduğu ve nasıl deniz altındaki habitatı yok ettiğine ilişkin yüzbinlerce rapor Google sorduğunuzda karşınıza çıkıyor! Bakan'a sorana kadar giriniz Google sorunuz neyin nesi kimin fesi olduğunu öğreniniz!
Yabu buna ne demeli? Breh breh: "Bölgede kurulacak işletmeler için alınmış bir ÇED raporu var mıdır?" yahu adamlar aylar, yıllar öncesinden ÇED, ÇÜT raporlarını hazırlamışlar, şimdi de kalktılar göz boyamak için "ıngastan" rapor hazırlatmaya!
En asil soru da bu olsa gerek: "Bölgede kurulması planlanan çiftlikte hangi tür balık üretimi yapılacaktır?"
Köpek balığı... Köpek balığı... Sevgili milletvekilim... Köpek balığı...
Keşke sayın Bülbül Bakan Bey'e de böyle ciddi sorular yöneltmemiş olsaydınız!
Her halde adamlar hamsi, sardalye çiftliği kuracak değilller, ekonomik değeri olan balıklar için çiftlik kuracaklardır!
Neyse MV Süleyman Bülbül'ün "adet yerini bulsun" kıvamındaki soru önergesini tekrar önemsediğimizi belirterek, bundan sonra da neler yapması gerektiği ve OSB konusunda aydınlanmak istiyorsa bizi izlemeye devam etmesini tavsiye ederiz!
İŞTE MV BÜLBÜL'ÜN O SORU ÖNERGESİ:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Aşağıdaki soruların Tarım ve Orman Bakanı Sayın Bekir Pakdemirli tarafından yanıtlanmasını saygılarımla arz ederim.
Süleyman BÜLBÜL
Aydın Milletvekili
Türkiye'nin en güzel denizlerinden ve en temiz havalarından birine sahip olan Aydın'ın Didim İlçesinin Tavşanburnu Mevkiinde Tarım ve Orman Bakanlığının teşviki ile balık çiftliklerinin kurulması planlanmaktadır.Biyogüvenlik kanunu gereği GDO’lu hayvan yemlerinin serbest bırakılması ile beraber balık çiftliklerinde de GDO’lu yem kullanıldığı, çiftliklerinde ‘Yıllık üretimi Bin Ton dan daha düşük olan işletmelerde ÇED raporu aranmaz‘ maddesi çerçevesinde işletmecilerin üretim kapasitesini bin tondan daha düşük göstererek ÇED raporuna gerek olmadan ruhsat aldıkları bilinmektedir. Bu işletmelerin insan sağlığı başta olmak üzere kurulduğu bölgelerde pek çok olumsuz sonuç doğurmaktadır. Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) yaptığı bir araştırmaya göre 200 bin balık kapasiteli bir balık çiftliğinin oluşturacağı kirlilik yaklaşık 20 bin nüfuslu, 150 bin ton su ürünleri yetiştiren bir tesisin oluşturacağı kirlilik etkisi ise 9 milyon nüfuslu bir kentin çevreye etkisi eşit olduğu ifade edilmiştir.Bu bağlamda;1-Balık çiftlikleri ve TDİOSB’nin kurulacak bölgeye vereceği zararları ile alakalı bir ön araştırma çalışması yapılmış mıdır? Kurulması planlanan işletmeler arası uzaklık, kıyıya olan uzaklığı, plaj ve arkeolojik alanlara olan uzaklığı ile ilgili kriterler göz önünde bulundurulmuş mudur?2- Balık çiftlikleri ve TDİOSB’nin kurulumu ile ne hedeflenmektedir? Hedeflenen kazanımlarla, turizm sektöründeki verilecek zararlar hesaplanmış mıdır?3- Kültür ve Turizm Bakanlığı' dan balık çiftlikleri ve TDİOSB’nin kurulması planlanan yerin çevresinde teşvik belgesi verilip, turizm tesisi yapılmasına izin verilen yerler var mıdır?4- GDO’lu yem kullanımının ekolojik dengeye vereceği zarar hesaplanmış mıdır?5- Bölgede kurulacak işletmeler için alınmış bir ÇED raporu var mıdır? 6- Bin Ton üretim kapasitesi altındaki tesislerde ÇED raporu aranmamasının sebebi nedir? ÇED raporundan muaf olmak için farklı şirketler kurarak, aynı çatı altında faaliyet gösteren işletmeler için ne gibi önlemler alınmaktadır?7- Bölgede kurulması planlanan çiftlikte hangi tür balık üretimi yapılacaktır?