Anadolu insanı sanırım CHP'nin içinde bulunduğu durumu şöyle özetlerdi: "Bir deli kuyuya bir taş atar, kırk akıllı çıkaramaz!"
Gazeteci Talat Atilla'da twit attıkça "Genel Başkan olmak için Saraya çıkan kim?" konusu derinleşiyor, dipsiz kuyuya dönüşüyor!
Peki, Atilla'nın Rahmi Turan'a "teyit"li aktardığı bilgiden sonra Turan'ın köşesinden yazdığı "Saraya çıkan CHP'li" vakasında, 3 gündür de kaybedenlerin sayın Kılıçdaroğlu ve ekibi ile İnce'nin olduğunu basa basa yazıyor, verilen mücadelenin de ülkeyi yönetmek, iktidar olma kaygısı taşımadığını, olası ERKEN SEÇİM'de milletvekili ve belediye başkan adaylarının yazılma işinde güç olmaktan (Gücü ele geçirme) ibaret olduğunun altını çiziyorduk! (Yazdıklarımız satır satır gerçekleşiyor!)
Talat Atilla, en son attığı twitte "Bana haberi getiren aktif bir CHP Milletvekilidir. Bu haberi Kılıçdaroğlu'na "yüzde yüz" diye onaylatmıştır." diyor...
Muharrem İnce'nin sabah saatlerinde yaptığı açıklamaya bakıldığında, CHP Genel Merkezine verdiği mesaj: "Alın meşelerinizi ben oynamıyorum artık!" içeriyor...
Muharrem İnce'nin açıklamalarının satır aralarıan bakıldığında; "Bu saatten sonra Genel Merkezdekilerle uğraşacağıma, örgüte yöneleyim, bir bakmışsın örgüt beni yeniden kurultaya sürükleyebilir" düşüncesinin yattığı görülüyor!
CHP'nin 21. yüzyıldaki kaderine bir bakar mısınız? Mevcut devlet memuruyla mı yoksa yeni bir devlet memuruyla mı yola devem edelim!
Bir haftadır ana muhalefet partisi ülke gündemini meşgul ediyor! Deyim yerindeyse fındık kabuğunu doldurmayacak bir meseleyi BÜYÜTE BÜYÜTE!
Aslında bu yaşanılanlar bile Kemal Bey'in ne denli siyasi kriz işlerinden anlayıp, anlamadığı ortaya çıkarmaya yetiyor da artıyor bile...
Dün akşamdan beri bir biri ardına çok önemli firmalar üretimlerini durduklarını, işçi çıkarmaya başladıklarını duyuruyorlar...
Kapıdaki ekonomik krizden söz eden edecek CHP'li bir Allahın kulu yok ortalıklarda! Ya Saray konusunun peşinde toto oynuyorlar ya da hangi "BİZDEN" delegeyi seçtirebilmenin derdindeler! Delegelerin alayını "SİZDEN" yapsanız ne olacak? Belediyelerdeki vurgunu mu, yolsuzlukları mı bitireceksiniz? CHP'li belediyelerdeki ekonomik krizin tek sebebi vurgun, talan sistemi değil mi? Bir önceki dönemdekiler belediyelerin kasalarını tam takır devir etmediler mi? Hangi birisi şimdi çıkıp gerçekleri söyleyebiliyor? Şimdiden başlamadılar mı altlarına müteahhitlerden arabalar çekmeye? Hangi birisini gördünüz de şimdi kalkmış, koltuk elden gidecek kavgasını veriyorsunuz!
Atilla, son attığı twitte "Kılıçdaroğlu'na "yüzde yüz" diye onaylatmıştır." diyor... Bir şekilde bu işin adı kumpassa, taaaaa başından beri Kılıçdaroğlu'nun bu işin içinde olduğunu İTİRAF ediyor!
Peki, bilgiyi Kılıçdaroğlu'na onaylatan aktif milletvekili kim?
Bülent Tezcan mı?
Akif Hamzaçebi mi?
Bülent Kuşoğlu mu?
Bu kumpasta henüz topa girmeyen Oğuz Kaan Salıcı mı?
Şimdi düşünün bu dört ismin ütopyasında CHP Genel Başkanlığı yatmıyor mu?
Bu dört isiminden her birisi de Kemal Bey'i ikna edebilecek kapasitedeler mi?
Bu dört isimde şimdiye kadar sütre gerisinden gelişmeleri takip ediyorlar mı?
Atilla'nın twitindeki iddiaya göre; Kemal Bey başından beri bu konunun içinde görünüyor! Bu dört isimden birisi Kemal Bey'in bu işten karlı çıkacağına, tek başına kurultaya gideceğine ikna etmiş olamazlar mı?
Düşünün bir de; masanın üstünde Muharrem İnce'nin saf dışı edilmesi gibi fıstılı bir baklava duruyorsa!
Kemal Bey'de bu konuya balıkama atlamış olamaz mı?
Dün akşam saatlerinde CHP Genel Merkezi'nden sızan bilgilere göre; bu konu üzerine medyada görüş bildirmelere yasak getirilmiş, konunun küllenmeye bırakıldı bilgisine yer verilmişti...
Sabah saatlerinde de Muharrem İnce bundan böyle topa girmeyeceğini, küllenmeye bırakacağının işaretini vermişti...
Dikkat ederseniz, her iki taraftan da kumpasa yönelik net ve kesin bir açıklama yapılmazken, konunun köylü kurnazlığıyla kapatılacağını görmüş olduk!
CHP örgütü de her iki tarafta konuştukça battığını, yeni yeni tehlikeli konuların ortaya çıkacağından kortuklarını görmeye başladı artık! O yüzden dir ki; her iki tarafta konunun küllenmeye bırakılmasında hem fikir oluyorlar!
Tekrar Talat Atilla'nın bu sabah attığı twite dönersek; "Bana haberi getiren aktif bir CHP Milletvekilidir." iddiasındaki miletvekilleri Bülent Tezcan mı Akif Hamzaçebi mi Bülent Kuşoğlu mudur?
Bakalım yeni twitlerden neler çıkacak?
Dip not: Beykoz Konakları, malumunuz kasım ayına hararetli girmiş, bir dizi toplantılar yapılmıştı... Toplantılarda alınan kararlardan bir tanenesi de Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin başında kalıp kalmamasına yönelikti. Beykoz Konakları temsilcileri bu toplantının ardından Ankara Oran sitesinde Kılıçdaroğlu'na toplantılarda aldıkları kararların özetleri sundukları belirtilmişti...
Kemal Bey'e de sunulan özetlerin arasında, Kemal Bey'in de geleceğine yönelik kararın olduğu belirtilerek, bir teklifte bulunulduğu bildirilmişti!
Peki, Beykoz Konakları'ndan çıkan Kemal Bey kararı nedir? Oran Sitesinde Kemal Bey'e ne teklif edilmiştir? Kemal Bey, teklifin karşısında kimlere danışacağını söylemiştir? Saraya çıkma kumpasının Oran Sitesi teklifinden sonra patlaması tesadüf müdür? Çok konuşulaşcak detaylar yakında Gündem Otuzbeş'te...
Bizi izlemeye devam ediniz...