Eski köşe yazarımız Haşmet Aysan Beyi, ikinci kez çok sinirli görüyorum!
İlk sinirlenip bana saldırmaya başladığı gün, köşe yazarımız Dr. Erkan Karaarslan’ın MİT ve Emniyet tarafından "FETÖ Belediyeler İmamı değildir" raporlarını yayınlamamız sonrası başladı...
O günden beri ben ve Dr. Erkan Karaarslan, Mösyö Haşmet'in hedefindeyiz.
Ben MİT miyim?
Emniyet miyim?
Devlet miyim?
Devletin FETÖ'cü değil dediği bir insana nasıl FETÖ cü diyeceğim, Haşmet Beyciğim?
İşte o gün bu gündür eski köşe yazarımız Haşmet Bey, bizi düşman ilan etti!
Varsa yoksa Dr. Erkan Karaarslan, Ertan Yıldı!.
Yemiyor, içmiyor bizi yazıyor.
Eski köşe yazarımız Haşmet Beyi dün ikinci kez çok sinirli gördük!
Dr. Erkan Karaarslan ve Antalya –Muratpaşa Belediyesi’ndeki FETÖ-PDY ihale dosyalarından, İçişleri Bakanlığının imzasıyla aklandığının haberlerini verdik! (Çok güleceksiniz ama, bakın Mösyö Haşmet Aysan Gündem 35'te ilk yazısında bile neler yazmış! TIKLAYINIZ)
Beklediğimiz şekilde eski köşe yazarımız Haşmet Bey, hemen saldırıya geçti, dava açacağını belirtip, bana şarlatan dedi! Sanki biz armut toplayacağız! Bizlere Allahın günü hakaret ve iftirada bulunan Haşmet Bey’in, insanlara ahlak dersi vermesine de şaşırmadık değil yani!
Haşmet Bey bize saldırırken, aslında kendi suçunu itiraf etti. Evet Haşmet Bey haklıdır. Yazdıkları doğrudur ve kendi suçunun ifşasıdır. Bana diyor ki, ‘O suç duyurusunu sen yazdın. 7 Mart 2017 tarihinde Antalya Başsavcılığı’na verdin. Adliyede olan bir dilekçeyi benim verdiğimi biliyor, içeriğini biliyor, hangi tarihte verdiğimi bile biliyor. Çünkü o dilekçeyi hazırlayan, yazan bizzat kendisidir. Bize vatan-millet-devlet deyip, imzalattırıp verdiren de kendisidir. Ben bir gazeteci ve insan olarak gerçekleri gördüğümde, devlet tarafından aklanan Dr. Erkan Karaarslan ve diğer insanlara husumet güdecek bir yapıya sahip değilim. O gün baş kaynağımız Haşmet Bey’in verdiği bilgiler, belgelerle elimizde ne varsa onunla haber yaptık. Bugün devlet kurumları gerçekleri ortaya koydu Dr. Erkan Karaarslan’ın kumpas kurbanı olduğunu, bizim de bu işte kullanıldığımızı anladık, haklıya hakkını bir gazeteci ve insan olarak teslim ettik.
Haşmet Bey ne oldu da değiştin diyor?
Devletin akladığı insanlara husumet gütmek, bizim gazeteciliğimizde de adamlığımızda da yoktur Haşmet Bey!
Peki şimdi Haşmet Bey’e biz soruyoruz. Ne oldu da sen değiştin? Elinde dosyalarla adliye, emniyet, valilik, iç işleri bakanlığı, adalet bakanlığı kapı kapı gezip Özlem Çerçioğlu’nu hapse attırmaya çalışan sen değil miydin? (BAS BAS PARALARI BALDIZA!) Bu haberleri kim yaptıyordu?
EMAN dosyası dahil ne kadar dosya varsa yolsuzluk var diye hem sosyal medyadan, hem medyadan yazan, suç duyuruları yapan siz değil miydiniz?
AK Parti’den milletvekili aday adayı olup, yine bir siyasiyle bakanlıklarda kapı kapı gezip, Dr. Erkan Karaarslan’ı tahliye ettirmemek için koşturan siz değil miydiniz? Didimli iş insanı Naci Şenses Ak Parti aday adaylığınız içinde şunları söylüyor: "Geldi Didim'e rica etti aday adayı olma, ben aday adayı olacağım. Benim önümü kesti!"
Gündem 35 de senin için, ‘GEY’ dediklerini de yazan da siz değil miydiniz! Yahu ilk yazınızda bunları yazmadınız mı? "Asılsız ve iftira nitelikli haberler yaptırarak sosyal medyada açtıkları fek hesaplardan paylaşıma başladılar. Gün geldi, “hem evli, hem nişanlı hem de sevgilisi var, üçü bir arada” dediler,Gün geldi, “Haşmet tatmin olamıyormuş” diye yazdırdılar.Gün geldi “gey” dediler.Gün geldi “arkadaşının karısını ayarttı, kendi karısını boşadı onunla evlendi” dediler.Gün geldi, “boşanırken karsının malını, malı yoksa parasını aldı” dediler,Gün geldi, “boşanırken karısının kardeşleri dövdü” dediler.Gün Geldi, “Çine’de dayak attılar” dediler,Gün geldi, “Fantasia Otel’de alem yaptı” dediler,Gün geldi “rüşvetçi ve komisyoncu” dediler.Gün geldi, “parayla silah ruhsatı sattı” dediler,Gün geldi, “Bakanın arkadaşından 2 milyon dolar rüşvet istedi bakanlıktan kovuldu” dediler,Gün geldi, “ASKİ’ye Genel Müdür olmak istedi” dediler.Gün geldi, “Aydın Büyükşehir Belediyesi’ne Genel Sekreter olmak istedi” dediler.Gün geldi “sevgilisini belediyeye işe aldırdı” dediler.Gün geldi, “sevgilisini belediyeye işe alınmayınca bu karalamaları yapıyor” dediler.Gün geldi “belediyeden kovuldu” dediler,Gün geldi, “FETÖ’den tutuklu Emniyet Müdürleri ile şifreli konuştu” dediler.Gün geldi, “FETÖ’nün parası ile ev, araba, yazlık aldı” dediler.Gün geldi, “FETÖ’nün Aydın Emniyet İmamı” dediler,Gün geldi, “siyasetin fırıldağı” dediler.Gün geldi “Dev Yolcu” dediler.Gün geldi, “Kumpasçı” dediler.Gün geldi, “Özlem ve Erkan düşmanı” dediler.Gün geldi evimizi izlediler.Gün geldi işyerimizin karşısında her gün 2 adam diktiler, geleni gideni fişlediler.Gün geldi, kim selam veriyor ve konuşuyorsa onlara “ilişkinizi kesin” dediler,Gün geldi, gittiğim cafe ve restaurantlarda fotoğrafımı çektirdiler.Gün geldi iftira içerikli haberleri gazetede bastırarak köy köy AYBA personeli ile dağıttırdılar.Gün geldi Hürriyet’te Yalçın Bayer’e hakkımda yazılar yazdırdılar.Gün geldi, Durmuş Tuna, Nezir Çetin, Cem Celil Lale, Erdal Karakavukoğlu’na yazı yazdırdılar.Gün geldi taşeron çalışanlara “işten çıkarmak tehdidi” ile aşağılık yazıları paylaştırdılar.Gün geldi, her gün Osmanlı Torunu isimli aşağılık twitter hesabından her türlü iftirayı attırdılar.Gün geldi, bu işler için belediye şirketlerinden müptezellere paralar akıttılar.Gün geldi, bu işleri yaptırmak için ihaleler verdiler.Bunlar içinde suç duyurusu dilekçesi hazırladım “ADALETE” teslim ettim."İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu için, ‘Boş teneke’ yazan yine siz değil miydiniz?
Şunu yazdım suç duyurusu yaptım, bunu yazdım suç duyurusu diye yazan da siz değil misiniz?
İlahi Haşmet Bey, siz şimdi kendinizden bu kadar emin olmasanız "Gün geldi “gey” dediler." şeklinde yazar mıydınız? Kaldı ki; bu konuda bile yazılarınıza sansür bile uygulamadık!
Özlem Çerçioğlu hakkında FETÖ'cü, çete reisi, hapse gireceksin diyen de siz değilmiydiniz?
'Ulan o...pu ‘ diye yazdırıp, bunu yazdırdığını yine facede kendinizi itiraf eden de siz değil misiniz?
Özlem Çerçioğlu’nun seni vurdurmaya kalktığını yazıp, tanıklarını kendi elleriyle KOM Şube’ye götüren, suç duyurusu yapan da siz değil misiniz?
AK Parti’den milletvekili aday adayı olup, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a övgüler düzen, CHP’ye salvolar atarken, şimdi AK Parti ve Cumhurbaşkanımız hakkında en ağır ifadeleri sosyal medyadan paylaşan da siz değil misiniz?
Senin hakkında sadece yazdıkların için değil, rüşvet istediğine dair hala you tube de var olan ses kayıtlarıyla birlikte suç duyurusu yapan Özlem Hanım. Hayırdır Aga...Millete ahlak dersi verirken tornistanın kitabını yazdığınızın farkında bile değil misiniz?
Biz niye yayın politikamızı değiştirdiğimizi ortaya koyduk, peki seni ve geçmişte Dr. Erkan Karaarslan masumdur, ona pusu kuruyorlar diye seni işaret eden Özlem Hanım’ı bir araya getiren nedir?
Ben hesabını veriyorum, Özlem Çerçioğlu ve siz bir türlü veremiyorsunuz, neden acaba Haşmet Bey?
Ne oldu da Aydın BŞB Başkanı Özlem Çerçioğlu ile kanka olup, kumpas kurbanı yazarımız Dr. Erkan Karaarslan ve bana karşı birleştiniz?
Eski can düşmanları Özlem Çerçioğlu-Haşmet Aysan’ı bir araya getiren sebep acaba nedir?
Sen yazdın, sen söyledin, biz baş kaynağımız ve köşe yazarımız olarak yazdıklarını kaleme aldık, onları yayınladık. Ben ne bilirdim Dr. Erkan Karaarslan’ı, Muratpaşa Belediyesi’ni, ihalelerleri, ihale kanunlarını. Tek tek sen kaleme aldın, paylaştın, gazetemizde de yayınladık, face hesabından da Muratpaşa’yı sen yayınladın. Dilekçeyi de sen hazırladın, Vatan-Millet-Sakarya deyip, imza atmaya bizi yolladın. Biz zamanla olanları gördük, herkesle helalleştik. Yani senin tarafından sadece Ertan Yıldız olarak bana değil, Dr. Erkan Karaarslan’a değil, İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’ya, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a kumpas kurulduğu açıktır.
Hepimize nasıl kumpas kurduğunu tane tane anlatayım istersen Haşmet Beyciğim. Bana şikayet dilekçesi verdirdin, sitemizde köşe yazarlığı yaptın, haberlerimizin baş kaynağıydın. Bizi kumpasında böyle kullandın. Daha sonra yazdım suç duyurusu yaptığım dediğin dosyalarla birlikte İçişleri ve Adalet Bakanlıkları'nda kapı kapı gezdin. İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu ile Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan da, hem de meclis kürsüsünden, ‘Daha Erkan Karaarslan dosyalarına gelmedik’ açıklaması yapmışlardı. Bu açıklamaları da, senin kapı kapı Mustafa Savaş ile birlikte taşıdığın dosyalara inanarak yaptıklarını düşünüyoruz!
Şimdi İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu, Cumhurbaşkanımız adına Dr. Erkan Karaarslan’ı bizzat imzasıyla aklıyor! Peki ülkemizin İçişleri Bakanı ve Cumhurbaşkanını koltuğunda taşıdığın dosyalarla yanılttıktan sonra bir anda tornistan yapıp Özlem Çerçioğlu ve EMAN firması safına geçen sen; Ben Ertan Yıldız’ı, Sayın Cumhurbaşkanımızı ve hakkında boş teneke yazdığın İç İşleri Bakanımızı menfaat temin etmek için kumpaslarında kullanmış olmuyor musun?
Senin derlediğin dosyalara güvenip meclis kürsüsünden Dr. Erkan Karaarslan’ı hedef alıp sonra masumiyetine imza atan Sayın Cumhurbaşkanımız ve İç İşleri Bakanımızı hangi konuma soktuğunun farkında mısın Haşmet Bey?
Onlar bile senin de içinde olduğun kumpası görüp masumiyet kararlarına imza atarken, bizim Dr. Erkan Karaarslan’a köşe yazarlığı yaptırmamız çok mu Haşmet Bey?
Hem "şarlatan" deyip bizlere her yazında hakaretler ve iftira atmayı kendinizde mübah görüyorsunuz, hem biz gerçekleri belgeleriyle yayınladığımızda mahkemeye gideceğim diye hiddetleniyorsunuz! Biz de burada armut toplamıyoruz Mösyö? Bizim de avukatlarımız yok mu? Ettiğin hakaretler, iftiralar yanına kar mı kalacağını sanıyorsunuz?
Tarafımıza yaptığın tüm hakaret ve iftiralar, yazdıkların, çizdiklerin, söylediklerin, bizler dahil Sayın İçişleri Bakanı ve Cumhurbaşkanımızı nasıl kumpaslarına alet edip sonra Özlem Çerçioğlu ile birlikte neden ve nasıl aynı safta buluştuğunuzu mahkemede önünüze koymayacağızı mı, ülkenin İçişleri Bakanına "boş teneke" diyen sana meydan bırakacağımızı mı sanıyorsun Aga?...
Gündem 35'te ilk yazınızda yazdığınız "Gün geldi “gey” dediler." cümlenizi iyi ki sansürlememişiz!..
Yoksa bugün bunlarla nasıl kol kola girer, canciğer kuzu dolması olurdunuz?
Son söz; her kim olursa olsun insanların cinsel tercihleri yüzünden konu yapılmasına sonuna kadar karşıyız!
Unutmuş olabilirler hatırlatma; Dilekçe konularında Haşmet Bey'in eline Aydın'da kimsecikler su dökemez!
Aysan’dan İçişleri Bakanı’na mektup…
İçişleri Bakanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve TBMM Eski Bürokratlarından Haldun Haşmet Aysan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yazdığı mektupta, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu hakkında görevi ile alakalı olarak gerek Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan bir çok soruşturmalar bulunması gerekse Ceza Mahkemeleri nezdinde devam eden bir çok kovuşturmasının olması nedeniyle görevden uzaklaştırılması talebinde bulundu.
- Haldun Haşmet Aysan’ın İçişleri Bakanı Süleylan Soylu’ya yazdığı mektup şöyle:Sayın: Süleyman SOYLUİÇİŞLERİ BAKANIAnayasanın 127. maddesi 4 fıkrasındaki “Görevleri ile ilgili bir suç sebebi ile hakkında soruşturma veya Kovuşturma açılan Mahalli idare organları veya bu organların üyelerini geçici bir tedbir olarak KESİN HÜKME kadar uzaklaştırabilir" hükmü ile İçişleri Bakanına görev ve sorumluluk verilmiştir.Aydın Büyükşehir Belediyesi, bağlı kuruluş ASKİ Genel Müdürlüğü ve Büyükşehir Belediye Şirketlerinde gerek ihaleler kapsamında gerekse halen firari sanık olan Erkan KARAARSLAN bağlantılı Danışmanlık Hizmet ilişkisi yönüyle yaşanan yolsuzluk olaylarını ve bu idarelerdeki kadrolaşmasını değil Aydın ilinde Türkiye kamuoyunda duymayan kalmadığı gibi Aydın’da yaşanan hadiseler Ataşehir Belediyesi ve Beşiktaş Belediyelerinde yaşanan hukuk ve yasa dışı işlem ve eylemlerle mukayese edilmeyecek boyutta olduğunu talep edildiği takdirde Aydın C. Başsavcılığı tarafından açılan soruşturmalar ve yargılama yapılması için düzenlenen İddianameler ile Ceza Mahkemelerinde başlayan kovuşturmalardan görülecektir. Bu bağlamda, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem ÇERCİOĞLU hakkında görevi ile alakalı olarak gerek Aydın C. Başsavcılığı tarafından başlatılan bir çok SORUŞTURMALAR bulunması gerekse Ceza Mahkemeleri nezdinde devam eden bir çok KOVUŞTURMALARIN da olması nedeniyle görevden uzaklaştırılmadığı takdirde kamu kaynakları üzerinden benzer eylemlerin kesintisiz olarak devamına fırsat verileceği gibi soruşturma konusu olan ancak idarenin elinde bulunan belge ve delillerin yok edilebileceği veya değiştirilebileceği yine bu idarelerde amiri olduğu personellerin söz konusu soruşturma ve kovuşturmalar esnasında verecekleri ifadeleri üzerinde baskı uygulaması ihtimal dahilinde olduğu, ayrıca Aydın Büyükşehir Belediyesi ve ASKİ Genel Müdürlüğü adına yargılamalara katılan kurum avukatlarının kurumların menfaatini ararken aynı zamanda halen görevi başında bulunan ve amirleri durumunda olan Özlem ÇERCİOĞLU hakkında cezalandırılmasını talep etmeleri hayatın olağan akışına aykırı olacağından Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı aynı zamanda ASKİ Yönetim Kurulu Başkanı olan Özlem ÇERCİOĞLU'nun Anayasa’nın 127. md /4 fıkra hükmü gereği geçici bir tedbir olarak görevinden uzaklaştırılmasında KAMU YARARI bulunmaktadır.Gereğini tensip ve takdirlerinize arz ederim.ANAYASA’NIN 127. MADDE 4. FIKRASITürkiye Cumhuriyeti Anayasası Madde 127- ....... GÖREVLERİ İLE İLGİLİ BİR SUÇ SEBEBİ İLE HAKKINDA SORUŞTURMA VEYA KOVUŞTURMA AÇILAN MAHALLİ İDARE ORGANLARI VEYA BU ORGANLARIN ÜYELERİNİ İÇİŞLERİ BAKANI GEÇİCİ BİR TEDBİR OLARAK, KESİN HÜKME KADAR UZAKLAŞTIRABİLİR.ÖZLEM ÇERÇİOĞLU HAKKINDA AÇILAN SORUŞTURMALARSDN: 2014/4985SDN: 2014/10643SDN: 2014/14190SDN: 2015/7903SDN: 2015/6626SDN: 2015/15182SDN: 2015/17756-18072SDN: 2016/4911SDN: 2016/6258SDN: 2016/17736-18770 (Gizlilik Kararı var.)SDN: 2017/6814-13626SDN: 2017/13175SDN: 2017/15999SDN: 2018/1828SDN: 2018/26502ÖZLEM ÇERÇİOĞLU HAKKINDA AÇILAN KOVUŞTURMALAR1- Aydın 1. Ağır Ceza Mahkemesi 2018/635 Esas2- Aydın 1. Asliye Ceza Mahkemesi 2018/736 Esas3- Aydın 5.Asliye Ceza Mahkemesi 2018/623 Esas4- Aydın 3. Asliye Ceza Mahkemesi 2018/1306 Esas5- Aydın 5 Asliye Ceza Mahkemesi 2018/720 Esas6- Aydın 4. Asliye Ceza Mahkemesi 2018/637 Esas7- Aydın 4. Asliye Ceza Mahkemesi 2018/447 Esas8- Aydın 2. Asliye Ceza Mahkemesi 2018/ 650 Esas
Tarih: 20 Kasım 2018
http://www.aydingundem.net/aysan-dan-icisleri-bakani-na-mektup-h5697.htm
Çerçioğlu yargılanacak…
Danıştay 1. Dairesi Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu birlikte 12 belediye bürokratının yargılanmasına karar vererek dosyayı ekleri ile birlikte Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi.Kaçak Malikanesi’nin hesabını bu güne kadar veremeyen Aydın BŞB Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun anket işlerini yapan ORC Anket Firması’nın Kimya Öğretmeni baldızı Zühal Odabaşı’na 3 günlük eğitim için ödediği 177 bin lira için Danıştay 1. Dairesi “Yargılansın” kararı vererek, dosyayı ekleri ile birlikte Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı’na ve kararın bir örneğini de İçişleri Bakanlığı’na gönderdi.23 Mayıs 2016’da yapılan eğitim ihalesine Aydın BŞB Başkanı Özlem Çerçioğlu’nu “Türkiye’nin en başarılı belediye başkanı” seçen ORC Anket Firması’nın Sahibi Mehmet Sefa Posteki’nin Kimya Öğretmeni Baldızı Zuhal Odabaşı tek başına girmişti.Aydın’da AK Parti’nin yapamadığı muhalefeti tek başına yaparak adeta bir parti gibi çalışan İçişleri Bakanlığı Önceki Bakan Danışmanı Haldun Haşmet Aysan, Aydın BŞB’de yapılan bu ihalenin usulsüz ve yasalara aykırı olduğunu savunarak suç duyurusunda bulunmuştu. Aysan’ın suç duyurusu üzerine Aydın’a gelen İçişleri Bakanlığı müfettişleri konuyu inceleyerek Özlem Çerçioğlu başta olmak üzere toplam 12 Büyükşehir Bürokratı hakkında Bakan Süleyman Soylu imzasıyla “soruşturma izni” verilmişti.İçişleri Bakanlığı’nın verdiği “soruşturma izni” için Danıştay’a itirazda bulunan Aydın BŞB Başkanı Özlem Çerçioğlu ve 11 bürokratı hakkında kara haber geldi. Yapılan itirazı değerlendiren Danıştay 1. Dairesi İçişleri Bakanlığı’nın verdiği “soruşturma izni verilmesi” kararını onayarak iddianamesinin hazırlanıp yargılanmaları için dosyayı ekleri ile birlikte Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı’na, karardan bir örneğini de İçişleri Bakanlığı’na gönderdi.HALDUN HAŞMET AYSAN TEK BAŞINA PARTİ GİBİ ÇALIŞIYOR..Haldun Haşmet Aysan Aydın’da AK Parti’nin yapamadığı muhalefeti tek başına yapıyor. CHP’li Belediyelerde “yolsuzluk” dosyalarını, FETÖ Firarisi Sanık Erkan Karaarslan’ın Türkiyede’ki yapılanmasını, AK Parti’de ve kamuda kendini saklayan kriptolar ile tek başına mücadele veren Haldun Haşmet Aysan, ORC Anket Şirketi Yönetici Mehmet Sefa Posteki’nin kimya öğretmeni baldızına toplam 120 dakika eğitim için ödenen 177 bin TL paranın da izini sürerek yasal olmayan bir uygulamayı ortaya çıkardı.Yaptığı suç duyurusu ile usulsüz ihaleyi gerçekleştiren Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu başta olmak üzere, Genel Sekreter Yardımcısı Bülent Bozbaş’ın da aralarında bulunduğu 12 görevlinin yargılanmasının önünü açtı. Aysan’ın yaptığı suç duyurusu sonucu DANIŞTAY 1. Dairesi son sözü söyledi, “yargılansınlar” dedi.Haldun Haşmet Aysan Danıştay 1. Dairesi’nin verdiği kararın 11/10/2017 tarihinde onaylanmasının ardından kendisine ve yetkili makamlara 4 ay sonra iletildiğini belirterek şöyle dedi:YARGILANACAKLAR....“Aydın Büyükşehir Belediyesinden ORC Araştırma Şirketi sahiplerinden Mehmet Sefa Posteki'nin Kimya öğretmenliği dışında bir sıfatı olmayan baldızına 120 dakika eğitim adı altında 177 bin TL ödediğini (dakikası bir asgari ücret bedeli) ortaya çıkardığım ve 2016 yılı Haziran ayında bu olay kamuoyuna ‘Bas Bas paraları baldıza’ olarak haberleştirilerek verilmişti.
Konuyla alakalı olarak yaptığım suç duyurusu üzerine İçişleri Bakanlığı’nın başta Özlem Çerçioğlu ve Bülent Bozbaş, Ahmet Balcı olmak üzere 12 kişi hakkında verdiği “soruşturma izni verilmesi” kararı üzerine, haklarında soruşturma izni verilenlerin yaptıkları itirazı değerlendiren Danıştay 1. Dairesi itirazları reddederek haklarında yasal işlem yapılması için soruşturma dosyası karar ekinde Aydın Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.Soruşturma konusunun, ihale yaklaşık maliyetinin gerçeğe aykırı fahiş olarak belirlenmesi, ihale verilecek firmanın ihaleden önce belirlenerek rakabetin önlemesi kapsamında İHALEYE FESAT KARIŞTIRMAK, alınmayan hizmet için ödeme yapmak suretiyle EDİMİN İFASINA FESAT KARIŞTIRMAK, Mevzuata aykırı işlem yaparak kamuya zarar vermekten GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMAK kapsamında BİRDEN FAZLA SUÇUN bir arada işlendiği ve suçun işleniş şekli itibariyle üçten fazla kişi bir araya gelerek bu işi gerçekleştirmek suretiyle ÖRGÜTLÜ SUÇ kapsamında işlendiğinden, soruşturmanın şikâyetçisi olarak ve oluşan kamu zararından zarar gören olarak ŞÜPHELİLER hakkında açılacak davada KATILAN olarak yer almak talebinde bulunacağım...”YARGILANACAK BELEDİYE BÜROKRATLARI…Bülent Bozbaş, Ahmet Balcı, Tuğba Öztürk, Hülya Mercan, Serkan Seyrek, Mehmet Gültaş, Kübra Hızer, Murat Acun, Murat Maral, Ömer Vatansever, Burçin Özcan…
http://www.aydinsafak.com/cercioglu-yargilanacak-h3027.htm