Merkez sağda ve solda yeni parti arayışlarının ve kurulacağına ilişkin bilgiler sır değil artık... Yerel seçimler öncesinde CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na da son bir şans daha verildiği kulislerde konuşuluyordu... Kılıçdaroğlu ile CHP'nin yürümediği de yerel seçimler öncesinde en çok konuşulan konuların arasında yer alıyordu...
Yerel seçimlerden çıkan sonuçlara bakarak, "Bu başarı tablosu Kılıçdaroğlu'nun eseridir" demekte abesle iştigalden öteye gitmeyeceği herkesce de bilinen malum bir durumdu!
Ortada bir başarı ya da başarısızlık adı ne olursa olsun, sayın Kılıçdaroğlu'nun 31 Mart-15 Nisan arası dişe dokunur bir açıklamasına rastlayanınız var mıdır? Balkondan konuşamıyorsanız, 31 Mart akşamı bari bir teras konuşması yapmış olsaydı sayın Kılıçdaroğlu fena mı olurdu?
Konulara; 9 yenilgiden sonra kedi olalı bir sıçan tuttuğu mantığıyla da bakmıyoruz... Açıkçası, Kılıçdaroğlu ve ekibinin bu saatten sonra Türkiye'nin geleceğine faydalı bir şeyler üretemeyeceklerini düşünüyor parti tabanı ve kamuoyu!
Neden mi?
İzmir'den ya da başka bir şehirden her hangi bir belediye başkanının nasıl aday yapıldığını bir inceleyiniz ya da size gösterilen fotoğrafın arka tarafına geçtiğinizde karşılaşacağınız gerçeklerle yüzleştiğinizde, sanırım ne demek istediğimizi daha rahat anlamış olursunuz! (İzmir'den kaç tane örnek vermemiz gerekiyor? Yeter ki birileri mertçe açıklama cesareti gösterebilsin!)
Bakın; 6 Nisan günü (Mansur Yavaş mazbatasını almadan iki gün önce) sayın Kılıçdaroğlu çok özel görüşmeler yaptığı bir arkadaşına aynen şunları söylüyor: " ... bize İstanbul'u vermiyorlar!"
Evet altını çizerek yineliyoruz; "Bize İstanbul'u vermiyorlar!" diyor sayın Kılıçdaroğlu...
Gelelim Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür'ün gündeme getirdiği 1 saatlik yat gezisine...
Kılıçdaroğlu'nun Kalamış'tan binip 1 saat sonra Kartal'da indiği yat iddialarına ilişkin; yatın kime ait olduğu ve yatta kimlerle görüştüğüne dair Gündem Otuzbeş'in de araştırmaları oldu... Yatın kime ait olduğu ve Kılıçdaroğlu'nun yatta kimlerle görüştüğüne dair hatta yat Kalamış'tan kalktıktan yarım saat sonra yata bir kişinin daha bindiğine dair bir dizi iddiaya ulaşmış bulunuyoruz...
Mesleğimize ve meslektaşlarımıza olan saygımızdan dolayı, topa girip başta Mahmut Övür olmak üzere; hiç bir gazeteci ve gazeteyi de atlatmayı düşünmüyoruz! Eminiz; araştırmalarımız soncunda elde ettiğimiz bilgiler Övür'e de ulaşmış/ulaşacaktır diye düşünüyoruz!
İstanbul seçimlerinin iptal edildiği haberini Türkiye'de ilk duyuran Gündem Otuzbeş olmuştu... Haberimizin üstünden 2.5 saat geçmişti ki TV'ler son dakika olarak haberi verdiler... Aslında, öğle saatlerinde de bu iptal haberini verebilirdik!.. İHA, öğle saatlerine doğru MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin bir haberini servis etmişti... Ankara merkezli bu haber iyi analiz edilmiş olsaydı, sanırım İstanbul Büyükşehir seçimin iptali "son dakika" olarak akşam saatlerine kalmazdı!
Hüsamettin Özkan-Oğuz Kaan Salıcı Ankara'da ofis kurdular iddiası!
Bu bilgi çok özel bir kaynağımız tarafından iletildi!
Hüsamettin Özkan'dan onlarca, yüzlerce CHP'li siyasinin "akıl" aldığını sanırım bu ülkede kendisini siyasetçi olarak görenler biliyordur!
Bilmeyenlere; Hüsamettin Özkan'ın CHP içinde çok önemli ve özel bir yeri vardır! Hatta sayın Kılıçdaroğlu'nun bile pek çok konuda destek aldığı kişilerin arasında sayın Özkan'da bulunmaktadır! Bir şekilde sayın Özkan'ın ricaları sayın Kılıçdaroğlu tarafından ret edilemez kabul görmektedir! Bunun tek istisnası bu dönemki Mustafa Sarıgül olayıdır!
Şimdi; Özkan ve Salıcı Ankara'da ofis kuruyorlarsa, hafife alınacak bir durum söz konusu değil demektir!
Öncelikle bu ofis detayının altını çizmekte yarar var...
Hüsamettin Özkan, her ne kadar da medya önünde olmayan, TV'lere çıkıp açıklamalarda bulunmayan olsa da; Kalamış yat limanındaki yatının (Kalamış yat limamını ve benzinliğini Hüsamettin Özkan'ın işlettiği bildirildi.) siyasiler tarafından çok ziyaret edildiği biliniyor!
Temsil; İzmir'den sevgili siyasi Hakan Tartan kaç defa sayın Özkan'ı yatında ziyaret etmiştir?
Hatta ve hatta sevgili Tartan sayın Özkan'la DSP'den aday olma/olabilme durumunu yatta konuşmuş mudur?
Tekrar ofise dönersek;
Hüsamettin Özkan ve Oğuz Kaan Salıcı'nın adına ister sol deyiniz ister sosyal demokrasi... Böylesi bir "gelecek" adına ofis kuruyorlarsa; vay Kemal Bey'in başına gelebilecek hallere!
Çünkü; dikkat ederseniz Kemal Kılıçdaroğlu'nun siyasetteki hallerini analitik düzlemde irdelediğinizde; güvenemeyeceğiniz insanlar kategorisine almanız kaçınılmaz olur!
Bizler değil... En samini arkadaşı bile Tunç Soyer'in İzmir BBB atanmasını "15 Aralık'tan sonra ne değişti de atadı" diye yorumlayıp şunları söyleyebiliyorsa: "15 Aralık'a kadar kafasında Tunç diye bir adam yoktu. Kimi aday yapalım diye soran adam, sanki Tunç Soyer hakkında nelerin olduğunu bilmiyor gibi tuttu aday yaptı!"...
Bakınız bu kişi sayın Kılıçdaroğlu'nun bu hallerini telefonda şöyle de özetlemişti: "Poker yüzlü!"
Tekrar ofise dönersek yanıt bulması gereken sorular karşımıza çıkıyor;
* Bu ofis solda yeni parti kurulması için mi kuruldu?
* Yerel seçimler öncesinde CHP'yi temizlemesi için sayın Kılıçdaroğlu'na tanınan süre doldu mu?
* Merkez sağda parti kurulurken; solda kurulacak yeni partinin ya da Kılıçdaroğlu'lu CHP'nin nasıl olması gerektiği yatta mı anlatıldı?
* Kılıçdaroğlu'nun tasfiyesi için mi ya da CHP'nin yeniden Kılıçdaroğlu'suz dizaynı için mi bu ofis kuruldu?
* Zamanında; Oğuz Kaan Salıcı'yı seve seve Genel Başkan Yardımcısı yapmak durumunda kalan sayın Kılıçdaroğlu, yerel seçimlerden sonra dizginleri tamamen kaybetti mi?
* Kılıçdaroğlu, neden kendi siyasi özgür iradesini kullanmakta bu kadar zorlanıyor?
* Sosyal medyada yazıldığı gibi; CHP'den temizlenmesi istenilen o kişiler şimdi Kılıçdaroğlu'nu tasfiye mi edecekler?
* Kılıçdaroğlu'nun temiz olmasından ve olabileceğinden kimse kuşku duymazken; neden adı kirlilikte ayyuka çıkmışların hakkından gelemiyor?
* Kılıçdaroğlu, kuşatma altında mıdır?
* Kılıçdaroğlu, emperyalizm iç ve dış mihraklarına karşı neden bugüne kadar her hangi tavır sergileyemedi?
* Kılıçdaroğlu, bugünden sonra CHP'yi nasıl yönetmeyi düşünüyor?
* Türk halkına 9 yıldır "umut" dahi olmayı başaramayan sayın Kılıçdaroğlu, yat görüşmesinden sonra CHP'yi güneşin batmadığı ülkeden gelecek talimatlara göre mi yönetecek?
* Açıkçası, yat görüşmesinde sayın Kılıçdaroğlu'na yeni süreç için entari mi biçildi?
Terzilerin Ankara'da açtıkları yeni dükkanları hayırlı uğurlu olsun!
Ne diyelim belki Kılıçdaroğlu içinde bu hamle güzel sonuçlara vesile olur!
Ne de olsa 4-5 yıl bu ülkede seçim yok!
Bizler o MV'leri, o BLD. BŞK'larını atamıyoruz!
Nasıl ve ne şekilde atandıklarını sayın Kılıçdaroğlu, emek, dürüstlük, ahlak vb. gibi kavramlar çerçevesinde ziyadesiyle biliyor!
Öyle değil mi sayın Kılıçdaroğlu?