ORHAN UĞUROĞLU
Uğuroğlu'nun bugün Yeni Çağ gazetesindeki köşesinde yayımlanan "Başbakanını “defolun” diye kovan AKP" başlıklı yazısı: “Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” atasözü aslında siyasi partilerimizin anayasası olan tüzüklerinin, “değiştirilmez, değiştirilmesi teklif dahi edilemez” hükmüdür.Anasından helal süt emmiş, babasından doğruluk eğitimi almış bir delikanlıyı köyün muhtarı çoban yapmış. Muhtar hastalanan ineğini satmak istediği müşteri parayı ödemeden, “hastalığı yok değil mi?” diye sorunca çoban, “bu hayvanın hastalığını iyileştiremedik” demiş.Ve köyden kovulmuş…İkinci köyde tartının eksik tarttığını,Üçüncü köyde yoğurda hile karıştırıldığını,Dördüncü köyde kuru fasulyenin taşlı satıldığınıBeşinci köyde muhtarın yolsuzluk yaptığını,Altıncı köyde ağanın devlet arazisine el koyduğunuYedinci köyde okul inşaatında demir ve çimentonun az kullanıldığınıSekizinci köyde Kuran kursunda çocuklara taciz olduğunu,Dokuzuncu köyde muhtarın köyün merasını sahte belge ile sattığını ortaya çıkarınca kovulmuş…“Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” atasözü de böyle ortaya çıkmış… Değerli okurlarım,Siyasette de aynen böyledir.
- Genel Başkanını eleştirmeyeceksin,
- Genel Merkez yöneticilerini eleştirmeyeceksin,
- Parti politikalarını eleştirmeyeceksin,
- Doğruları asla söylemeyeceksin,
- Meclis’te en ön sırada oturan partinin grup başkanvekili elini kaldırışa sen de kaldıracaksın, yani parti iradesine itaat edecek, kendi iradenle oy kullanmayacaksın.
- Vatandaşın sorunlarının çözülmediğini, hayat pahalılığını, işsizliği, esnaf ve tüccarın dükkan kapattığını asla gündeme getirmeyeceksin,
- Emeklilikte yaşa takılanların haklarının gasp edilmesine sessiz kalacaksın,
- Af söylemleri ile yüzbinlerce tutuklu ve hükümlü ile ailelerini oy için aldatılmasına göz yumacaksın,
- Seçim kazanmak için alçak terör örgütü başından medet umulmasına sessiz kalacaksın,
- Dış politika hatalarını görmezden geleceksin,
- 4 Bakanın yolsuzluk yaptı ise yüce divanda yargılatmak yerine Meclis’te vicdanının sesini değil liderin mesajına göre el kaldırıp sözde aklayacaksın,
- Fethullah Gülen ile beraber yürümeye, askere kumpas kurmaya destek vereceksin,
- Genelkurmay başkanının, “silahlı terör örgütünün başı” suçlanması ile tutuklanmasını görmezden geleceksin,
- FETÖ kalkışmasına “biz mi neden olduk” sorgulaması asla yapmayacaksın,
- Liderinin maaşına yüzde 26 zam yapılırken işçi, memur, emeklinin maaşlarına yüzde 4+4 zam yapılmasını alkışlayacaksın,
- Patates ve Soğan kuyrukları için, “varlık kuyrukları” diyen liderini, “yaşa reis” diye alkışlayacaksın,
- Gazetecileri hapse attıkları, sokak ortasında dövülmelerine sessiz kalınmasına, “hak ettiler” diyeceksin,
- Ana muhalefet partisinin genel başkanının yumruklanmasına, “oh olsun” diyeceksin
- “Taraflı, tarafsız” cumhurbaşkanı olur mu demeyeceksin,
- “Tek adam” rejimine destek vereceksin,
- Bakanların eleştirmeyecek, sana randevu vermezlerse sesini çıkarmayacaksın,
- Suriye politikasını, Amerika ile kriz yaşanmasını, Rusya’dan medet umulmasını, Fırat’ın doğusuna bir gece ansızın gidilmemesini sorgulamayacaksın…