İletişimci Bilge Şahin ve Ertaç Er, yaşanan büyük göçten sonra Balıkesir’deki Çallı köyünün belgeselini çekti. Gençlerin bu yapımı Fransa’daki Film Festivali’ne seçildi
NİDA ALADAĞ-Yeni Asırİzmir'de öğrenim gören iki radyo-televizyon bölümü öğrencisi, üniversiteden mezun olduktan sonra 11 kişinin yaşadığı Balıkesir'deki Çallı köyünün belgeselini çekti. Bilge Şahin ve Ertaç Er'in "Yaşama(ya) Direnen Köy' isimli çektikleri belgesel, köyden kente göçler sonrası 11 nüfuslu Çallı'daki köylülerin hikayesini anlatıyor.İki gencin çektiği belgesel 2-9 Şubat 2019 tarihleri arasında Fransa'da yapılacak 41. Clermont- Ferrand Kısa Film Festivali Film Pazarı için Türkiye'den Kısalar-Hazerfan Film Galerisi seçkisine kabul edildi.
Seçkiye kabul edilmelerinin mutluluğunu yaşadıklarını dile getiren Bilge Şahin, "Geçimlerini az miktardaki hayvanlarından karşılayan, kendi peynirini yapan, bahçelerinde ege otlarının eksik olmadığı 11 kişi, kendi dünyalarında çok mutluydu. Bizi sıcak karşıladılar.
YILLARCA FOTOĞRAFLADI
Okul yıllarından, gençken yaşadıkları anılarından, köy meydanında gerçekleşen coşkulu düğünlerinden bahsedip, bizleri de o zamana sürüklediler. Oldukça keyifli bir süreçti" dedi.
Kendisinin Edremit'te, Ertaç Er'in ise Burhaniye'de yaşadığını söyleyen Bilge Şahin, "Ertaç lisans eğitimini fotoğrafçılık üzerine aldı. 10 yıl boyunca Çallı köyünü fotoğrafladı ve lisans tezinde de bu köyü ele aldı.
HAFTADA BİR GÜN GELEN OTOBÜS
Fotoğraf arşivinde uzun süren konuşmalarımız ve Çallı köyünü gezmemizin ardından beraber bir senaryo yazdık. Sonrasında çekim sürecine başladık. Film, Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo-TV ve Sinema Bölümü Sinema Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr.
Lale Kabadayı'nın danışmanlığında hazırlandı" şeklinde konuştu. Köyde yaşayan 11 kişinin çok yaşlı olduğunu çocukları tarafından sık sık ziyaret edildiklerini belirten Bilge Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü:Halk, köyünü çok seviyor. Kendi tabirleri ile 'Aşağısı kalabalık, burası güzel, havası da pek bir yavuz' diyerek şehre sadece hastane ve temel ihtiyaçlarını karşılamak için gitmeyi yeğliyorlar. Haftada bir gün gelen belediye otobüsü ile şehre inip akşam üzeri yine aynı otobüsle köylerine geri dönüyor, çoğu zaman gitme gereği bile duymuyorlar.
'GELECEĞE BELGE BIRAKIYORUZ'
Duygu geçişlerinin çokça yaşandığı bir çekim süreci geçirdiklerine dikkat çeken Ertaç Er ise, "Uluslararası platformda filmimizin yer alabilme ihtimali bile bizi heyecanlandırmaya yetmişti. Filmimizin seçilmesinin ardından yaşadığımız sevinç ise tarif edilemez. Geleceğe bir belge bırakmak, zamana tanıklık etmek tarifi olmayan bir duygu. Film çekmek isteyen, senaryo yazmak isteyen arkadaşlara en büyük tavsiyem ise asla yılmamalarıdır" dedi.